Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı yerine Dışişleri Bakanı Kudret Özersay’ı müzakere masasında istemesi üzerine Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı bugün bir açıklama yayımladı. Akıncı, saf dışı bırakılma çalışmaları karşısında Türkiye’nin Kıbrıs’taki Büyükelçisi’ni çağırıp izahat istemeyi düşünüyor mu? Yoksa yaşanılan bu gayri-demokratik süreci bir basın açıklamasıyla geçiştirmeyi mi planlıyor?
Kıbrıs Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis dün yaptığı açıklamada, Türkiye’nin Kıbrıslıtürklerle Kıbrıslırumlar arasında diyaloga ihtiyacı olduğu önerisinde, Türkiye’nin talebinin diyalogun Akıncı ile değil Özersay’la olması gerektiğinin kendilerine iletildiğini belirtmişti.
Konuyla ilgili bugün açıklama yapan Akıncı, Cumhurbaşkanı’nın toplumsal ve uluslararası konumunu ve yetkilerini, halkı tarafından doğrudan yetkilendirilmemiş bir kişiyle ikame etmeye çalışmanın beyhude bir çaba olmaktan öte bir anlam ifade etmediğini belirtti.
Akıncı açıklamasında şunları kaydetti:
“Kıbrıslıtürk halkının seçtiği, BM’nin ve diğer uluslararası aktörlerin Kıbrıslıtürklerin lideri olarak uzun yıllardır tanıyıp muhatap aldığı Cumhurbaşkanının temsiliyet gücü ve demokratik meşruiyeti Kıbrıs Türk toplumundan kaynaklanır ve tartışmaya açık değildir.”
Türkiye’nin attığı bu adımla ilgili olarak Cumhurbaşkanı Akıncı, daha farklı alternatifler düşünüyor mu? Saf dışı bırakılma çalışmaları karşısında Türkiye’nin Kıbrıs’taki Büyükelçisi’ni çağırıp izahat istemeyi planlıyor mu? Yoksa yaşanılan bu gayri-demokratik süreci bir basın açıklamasıyla mı geçiştirecek?