• Künye
  • Dayanışma
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası
Salı, Aralık 30, 2025
Bulamadık
Tümünü Gör
Gazedda
6 °c
Nicosia
14 ° Çar
13 ° Per
  • ANA SAYFA
  • YAZARLAR
    • GAZEDDA YAZARLARI
    • GÜNEYDEN YAZARLAR
      • PENNA
    • DÜNYADAN YAZARLAR
      • PROJECT SYNDICATE
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
  • SÖYLEŞİ
  • BELLEK & TARİH
    • YERİN HAFIZASI
  • TÜM İÇERİK
    • HABER ARŞİVİ
      • KIBRIS
      • DÜNYA
      • KORONAVİRÜS
    • MULTİMEDYA ARŞİVİ
      • GAZEDDAPOD
      • GAZEDDAWEBTV
  • ANA SAYFA
  • YAZARLAR
    • GAZEDDA YAZARLARI
    • GÜNEYDEN YAZARLAR
      • PENNA
    • DÜNYADAN YAZARLAR
      • PROJECT SYNDICATE
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
  • SÖYLEŞİ
  • BELLEK & TARİH
    • YERİN HAFIZASI
  • TÜM İÇERİK
    • HABER ARŞİVİ
      • KIBRIS
      • DÜNYA
      • KORONAVİRÜS
    • MULTİMEDYA ARŞİVİ
      • GAZEDDAPOD
      • GAZEDDAWEBTV
Bulamadık
Tümünü Gör
Gazedda
Bulamadık
Tümünü Gör

Yaşama Kucak Açmak 

Evim diyebileceğim bir yer yok. Yolda olmak, yürümek, fotoğraflamak ve yazmak kendimi en çok evde hissettiğim zamanlar. Kıbrıs da benim için artık bir evsizlik demek.

Hasan Yıkıcı Hasan Yıkıcı
29 Aralık 2025
Okuma Süresi: 6 dk
A A
0
https://bsky.app/profile/gazeddakibris.bsky.socialhttps://www.threads.net/@gazeddakibris

Bir yıl daha geride kaldı. Birçoğumuz geriye dönüp bakıyordur, nasıl geçti diye koca bir yıl. Neler götürdü, neler getirdi. Ne kadar da hızlı geçti değil mi? Geriye baktığımızda “ne çabuk geçti” diyoruz, ileriyi düşündüğümüzde “daha zaman var” diyoruz. Yitirilen zaman ile yaşanacak zaman arasında kendimize bir yer edinmek, bir yol açmak, bir anlam yaratmak uğraşındayız. 

Geride bıraktığımız yıl benim için kendimi, yaşadıklarımı ve nerede konumlandığımı anlamaya çalıştığım bir yıl oldu. Bir nevi yeniden başlayabilmenin zorlukları, kaygısı ve belirsizliklerini kabullenme; nasıl devam edebileceğimi anlayabilme yılı oldu. Tüm bu toz toprağın içerisinde aynı zamanda değişen ve dönüşen ‘beni’ de tanımaya ve anlamaya, tanımlamaya çalıştım. Öyle ki, yaşamı, yaşamının bağlamı, koşulları, hatta ülkesi değişen kişi başka biri değil midir artık? Başka biridir tabii! Bunu anlamak, artık yeni bir insan olduğunu kavramak da bir öğrenme süreci. İnsan dağılıp kurulan biridir. Hâlâ kendimi tanımaya, anlamaya ve kurmaya çalışıyorum. 

***

Kıbrıs ile aramdaki mesafeyi yeniden anlamlandırmaya çalıştım. Kıbrıs’a dönmek için herhangi bir nedenim yok. İrlanda’da yaşadığım güvencesizliğin ve belirsizliğin çok daha kalitesiz versiyonunu Kıbrıs’ta yaşayacağımı biliyorum. -Bu yıl bana ayrıca güvencesizliğin ve belirsizliğin artık ontolojik bir hakikat olduğunu ve bunun öyle kolayına değişmeyeceğini de öğretti. Bunu kabul ettiğim zaman hayatımda bir hafiflik hissettim. Bu yılın bende yarattığı en baskın duygulardan birinin hafiflemek olduğunu söyleyebilirim.- Kıbrıs’a dönmek istemem Kıbrıs ile bağlarımı kopardığım anlamına gelmiyor. Bağları koparmak ne demekse! Hâlâ birbirimize destek olduğumuz çok sevdiğim dostlarım, özlediğim arkadaşlarım, sık sık hayalini kurduğum Lefkoşa akşam üzerleri burnumda tütüyor. Derinleşebildiğim, içinde doğduğum kültürel dil ile kendimi ifade edebilmeyi özledim. Fakat tüm bunlar benim için ne nostaljik bir duygulanım ne de geri dönebilmek için bir neden! Arkadaşlarımı Kıbrıs’a uğradığımda veya dünyanın herhangi bir yerinde yeniden görebileceğimi biliyorum. Fakat artık kendimi yaratabileceğim bir coğrafya değil Kıbrıs. Güvencesizlik ve belirsizliğin ötesinde, Kıbrıs’ın kuzeyi içine kapalı bir toplumsal kültürel bağlamda kendi kendini çiğneyen bir çıkmaz. Kıbrıs’ta kendinizi çok kolay var edebilirsiniz. Köşe yazarı, şair, aktivist, sendikacı, siyasetçi, fotoğrafçı, sinemacı vs… Niteliğinizden bağımsız olarak Kıbrıs’ın koşullarında rahatça ve hızlıca bir sosyal statü kazanabilir, bir yer edinebilirsiniz. Kıbrıs’ta her şey olabilirsiniz. Yabancı bir ülkede hiçkimsesiniz! Ancak yavaştan yavaştan ilişkiler kurup yoktan bir şeyler yaratmaya başlayabilirsiniz. İşte bu zorluk ve hiçlik beni kendisine çekti. Dublin’de bu hiçliği deneyimlerken; bir yandan da Gazedda aracılığı ile hala Kıbrıs ile bir bağ kurabildiğimi hissettim. Bu mesafeli ilişkileniş biçimini anlamlı buluyorum. Yaklaşık üç yıldır yazamıyordum. Yazmaya başlayabildiğim bir yıl oldu 2025! 

***

Geçip giden yıl şu an yapamayacaklarım ile yapabileceklerim arasındaki ayrımı anlayabildiğim bir yıl oldu. Yapamayacaklarıma ahlanmaktan vazgeçip yapabileceklerime odaklandım, onlar için uğraştım. Dublin’e geldim geleli fotoğraf çekiyorum. Kendimi yeniden tanımlar ve kurarken aynı zamanda dünyayı görüşümü ve fotoğrafla kurduğum ilişki ve vizyonumu da yeniden tanımlayıp kuruyorum. Olurmuydu olmazmıydı derken, Dublin’deki Filistin eylemlerinde çektiğim fotoğraflardan bir kitap çıkarttım. İnsanların sahiplenişi ve desteği karşısında duygulandım. Avrupa’nın çeşitli şehirlerine yolculuklar yaptım, alanında çok iyi fotoğrafçılardan eğitimler aldım, hâlâ alıyorum ve okuyorum. Birden fazla fotoğraf projesi üzerinde çalışıyorum. Önümüzdeki yıl için de kitap projeleri tasarlıyorum. Dublin’de ve ziyaret ettiği şehirlerde uzun yürüyüşler yapıyorum. Tüm gün boyu süren, belli bir ritmi ve aralıkları olan yürüyüşler. Tüm bu yürüşler sadece bir fotoğraf yürüyüşü değil; sadece bir kenti tanıma ve anlama yürüyüşleri de değil; aynı zamanda kendime doğru ve kendimden yaşama doğru da bir yürüyüş. Fotoğrafla birlikte hayatı yürüyorum diyebilirim. Fotoğrafın ve yaratıcılığın çok etkili bir iyileştirme gücü var. 

Self portrait, Fairview Park – Dublin

Dublin’e geldiğimde kimseyi tanımıyordum fakat ne olursa olsun hayatın içinde olacağıma dair kendime söz vermiştim. Bu sözü tuttum. Nitekim zaman geçtikçe insanlar tanıdım, ilişkiler kurdum, bu ilişkileri geliştirdim. Şanslıydım ki hep birbirinden güzel insanlara rastladım. İrlandalıları daha yakından anlayabildim, göçmenlerin hikayelerini dinledim, jazz müziğinin olduğu sokaklarda duraksadım, yanımda yürüyen insanlar buldum, ortaklaşa düşler kurduğumuz dostlar edindim, günümde yer edinen, kalbimde kapı açan insanlar… Dublin’de olmam bu ilişkileri kurmamda belirleyici etkendi. Avrupa’nın başka bir şehri Dublin kadar kucaklayıcı ve arkadaş canlısı olabilir mi, emin değilim! Dublin’in büyüsü sadece doğasından, yatay seyreden güneş ışığından veya şehrin mimarisinden geçmiyor; insanlarının gülümseyişinden ve dayanışmaya yatkınlığından da geçiyor. İnsanın evi kalbinin attığı yerdir. Kalbinin kuruduğu yer değil! 

***

İnsanın evi mi?! Ev ile olan ilişkim kökten değişti. Bu başlı başına başka bir yazının konusu olacak; ama illa bir ev tanımlaması yapmak zorundaysak, Dublin benim evim diyebilirim! En azından evim demeye en yakın olan yer! Ama bu da eksik ve hatalı bir tanımlama olur. Evim diyebileceğim bir yer yok. Yolda olmak, yürümek, fotoğraflamak ve yazmak kendimi en çok evde hissettiğim zamanlar. Kıbrıs da benim için artık bir evsizlik demek. İstediğim zaman dönebileceğimi biliyorum, ama döneceğim yerde bir ev bulamayacağımı, döneceğim yerin ise bir ev olmadığını çok çok iyi biliyorum artık.       

***

Beni seven ve benim de sevdiğim insanlara yaşattığım üzüntülerin ağırlığı içimde yer etti. Birçok kaybın yasını tutarken en ağır ve en uzun süreni bu oldu. Birçok şey geçti ama burada geçmeyen bir şey kaldı. Bu geçmeyen şeyle yaşamaya devam edeceğimi biliyorum. Kendimi affetmeye çalıştım. Hâlâ çalışıyorum. Sizi seven insanları üzüp kırmayın.

***

2025’in bana öğrettiği üç önemli nokta: Yaşama yeniden ve yeniden kucak açmak, kayıpların izi ile yaşayabilmeyi öğrenebilmek için çabalamak ve hafiflemek. İnsanın uzun bir ömrünün olması o kadar da önemli değil aslında. Daha çok nasıl yaşadığı, neler yaptığı, neler ürettiği ve ne kadar değiştirip dönüştürebildiği önemli. 

***

İnsan hayatını değiştirebilme cesaretini gösterebilmeli, korkusuzca sevebilmeli ve sevebilmekten korkmamalı! 

Fotos: Hasan Yıkıcı

Etiketler: başlangıçdeğişimdublingöçkıbrısYaşam
Hasan Yıkıcı

Hasan Yıkıcı

Yersiz, yurtsuz...

İrlanda’da Toplumsal Krizden Çıkan Sosyalist Başkan: Catherine Connolly
Hasan Yıkıcı

İrlanda’da Toplumsal Krizden Çıkan Sosyalist Başkan: Catherine Connolly

Hasan Yıkıcı
18 Aralık 2025
Hayatlarımız Artık Eskisi Gibi Olmayacak!
Hasan Yıkıcı

Hayatlarımız Artık Eskisi Gibi Olmayacak!

Hasan Yıkıcı
10 Aralık 2025
Hasan Yıkıcı

Kurtarıcılarımızdan kurtulmaya ihtiyacımız var – Hasan Yıkıcı

Hasan Yıkıcı
7 Nisan 2021
Hasan Yıkıcı

Duygular seli içinden cumhurbaşkanlığı seçimlerine doğru – Hasan Yıkıcı

Hasan Yıkıcı
24 Ekim 2019
Devam Et
Gazedda

© 2025 Gazeddakıbrıs - Copyleft

  • Künye
  • Dayanışma
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

Bulamadık
Tümünü Gör
  • Ana Sayfa
  • HABER
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
    • KİTAP & KÜLTÜR & SANAT
    • KORONAVİRÜS
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • KARŞI AKIM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • YAZARLAR
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
      • DÜNYADAN YAZARLAR
    • RÖPORTAJ

© 2025 Gazeddakıbrıs - Copyleft

Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız. Gizlilik ve Çerezler Politikası sayfamızı ziyaret edin.