• Künye
  • Dayanışma
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası
Çarşamba, Aralık 10, 2025
Bulamadık
Tümünü Gör
Gazedda
14 °c
Nicosia
14 ° Per
14 ° Cum
  • ANA SAYFA
  • YAZARLAR
    • GAZEDDA YAZARLARI
    • GÜNEYDEN YAZARLAR
      • PENNA
    • DÜNYADAN YAZARLAR
      • PROJECT SYNDICATE
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
  • TÜM İÇERİK
    • HABER ARŞİVİ
      • KIBRIS
      • DÜNYA
      • KORONAVİRÜS
    • MULTİMEDYA ARŞİVİ
      • GAZEDDAPOD
      • GAZEDDAWEBTV
  • ANA SAYFA
  • YAZARLAR
    • GAZEDDA YAZARLARI
    • GÜNEYDEN YAZARLAR
      • PENNA
    • DÜNYADAN YAZARLAR
      • PROJECT SYNDICATE
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
  • TÜM İÇERİK
    • HABER ARŞİVİ
      • KIBRIS
      • DÜNYA
      • KORONAVİRÜS
    • MULTİMEDYA ARŞİVİ
      • GAZEDDAPOD
      • GAZEDDAWEBTV
Bulamadık
Tümünü Gör
Gazedda
Bulamadık
Tümünü Gör

Kolektiflik, Eleştiri Kültürü ve Mesleki Etik üzerine

Editöryal Kolektif Editöryal Kolektif
20 Ekim 2021
Okuma Süresi: 4 dk
A A
0
https://bsky.app/profile/gazeddakibris.bsky.socialhttps://www.threads.net/@gazeddakibris

*Dileriz ki bu, alandaki paydaşlarımızla “son” diyaloğumuz olmasın.

Takip edenler fark etmiştir, geçtiğimiz günlerde aralarında Yenidüzen Gazetesi’nin de olduğu 5 gazetenin milliyetçi propaganda dizisi “Bir Zamanlar Kıbrıs”ın tam sayfa reklamını vermesi üzerine barış gazeteciliği ilkeleri kapsamında bir eleştiri yazısı yayımlamıştık. Akabinde de Yenidüzen’in Genel Yayın Yönetmeni Cenk Mutluyakalı, bu eleştiriye yanıt olarak bir köşe yazısı yayımlamıştı.

Yer yer kişiselleşen, yer yer tanımazdan gelen bu yazı ile ilgili nasıl bir tutum almamız gerektiği konusunda -kolektif yayıncılık ilkeleri gereği- ekip içinde detaylı bir istişare sürecine girdik. Tartışma zeminini doğru yerlerde tutabilmek, konunun kişiselleşmeden politik eleştiri çerçevesinde kalabilmesini sağlamak ve bunu yaparken hangi formatları kullanmamız gerektiği, kullanacağımız dil v.b noktalarda bir ortaklığa ulaşmaya çalıştık. Bu çoğulcu yapının, barış gazeteciliği adına kıymetli bir yeri olan ve ne yazık ki buna zeval getiren bir adım atmış olan Yenidüzen’in yapısından farklı olduğunun farkında olmakla beraber, bunun ‘kim olduğu belli olmamak’ şeklinde yorumlanmasının mesleki bir hiyerarşi anlayışından doğduğunu düşünüyoruz.

Aradaki fark belki de şöyle bir örnekle anlatılabilir:

Bu reklamın Yenidüzen’de yayınlanması kararında tüm Yenidüzen emekçilerinin fikir birliği olmamış olabilir, ama bizler bunun barış gazeteciliği adına büyük bir çelişki içerdiği konusunda hemfikiriz. Bu pozisyonumuzu savunmanın da, barışı savunmakla sıkı sıkıya ilişkili olduğuna olan inancımız nedeniyle, bu diyalog kapısını zorlamakta kararlıyız;  “GazeddaKıbrıs’a dair bir son yazıdır bu”  cümlesiyle başlayan bir yazıyla karşı karşıya olmamıza rağmen…

Çünkü eleştiri ve tartışma, toplumsal değişimin ve dönüşümün en önemli yapı taşlarıdır. Eğer barış gailesinde ortaklaştıysak bu değişim ve dönüşümün ne kadar ince detaylarda örülmesi gerektiği konusunda böylesi bir zıtlaşma, tartışma zeminini kişisel ve gereksiz bir noktaya taşımaktadır.

Küçük toplum olmanın eleştiri kültürü açısından zorlayıcı dinamikler yarattığını, toplumsal statüleri kırılganlaştırabildiğini ve buna bağlı olarak hata yapmanın ve bunun sorumluluğunu almanın görece daha yüklü anlamlara bağlanabildiğinin bilincinde olarak, yinelemek isteriz ki; yapılan bu yanlışa yanlış demek, Yenidüzen’in tüm tarihini, mücadelesini ve misyonunu silmek anlamına gelmez. Aksine bu vurguyu Yenidüzen üzerine yapmamızın nedeni tüm bu tarihe, mücadeleye ve misyona verdiğimiz önemde saklıdır. Ancak bu yanlışı üstlenmek yerine, “çalışanların ailelerinin geçimlerini sağlama” gibi bir gerekçelendirmeye girmek, gazetenin mesleki etik kapsam ve sınırlarını daha da kuvvetle sorgulamamıza yol açtığı gibi, yine yeniden eleştirinin yükünden feragat etme girişimi olarak karşımıza çıkmaktadır.

Cenk Mutluyakalı: “Barış gazeteciliğinin en temel ilkelerini sattınız” yakıştırması, zorbaların yaptığı kadar çirkin bir iftiradır bize… O kadar mı kolay böylesi ağır ithamlar yapmak… GazeddaKıbrıs’taki arkadaşlara soruyorum; onca yılın emeğine, düşüne, üretimine, kavgasına leke sürmek bu kadar mı sıradan sizce?”  

İftira veya itham, gerçeklikle herhangi bir bağ olmadığı takdirde kullanabileceğimiz kelimeler, ancak eleştirinin yükü kişiselleştirildiği takdirde bağlamından kolaylıkla koparılabilir hale geliyor. Barış kültürü inşasının hiçbir aşaması hiç de kolay değil, hiç de sıradan değil elbette, bunu Yenidüzen emekçilerinin çok çok iyi bildiğini biliyoruz. Bu eleştirinin bu inşa için zorunlu olduğunu görmemekte ısrar etmenin anlamı ise bu çabalarımızı bulanıklaştırıyor. 

Otoriter bir rejimin propaganda kanalında, savaş, etnik çatışma ve milliyetçi hamaset propagandası yapan bu dizinin reklamları aynı zamanda, Kıbrıs’ın kuzeyindeki pek çok bölgede, özellikle Mağusa-Derinya bölgesinde, güney-kuzey geçiş noktalarına nazır, belediyeye ait dev billboardlarda da fetih temalı görsellerle yer alıyor. Bu stratejik yerleştirmeyi, aksi koşullarda eleştirecek pozisyonda olan Yenidüzen’in, yaptığı bu hatayla kendi yoluna nasıl büyük bir taş koyduğunu ve bunun toplumsal yansımasını daha da net gösterebilecek bir örnek olamazdı muhtemelen. 

Gazete editörleri, haber konusundaki hassasiyetini benzer bir şekilde reklam alımı özelinde de sergilemekle mükelleftir.  Parası olan herhangi bir kişi, Yenidüzen gazetesinde istediği herhangi bir reklamı yayınlatamamalıdır. Kısacası, gazete yönetiminde alınan kararlar, kamuoyunda hatalı olabilecek nitelikte kararlarsa, birilerinin buna ses çıkarması gerekmektedir. Çünkü gazeteci olarak sizlerin sorumluluğu sadece kendinize değil, aynı zamanda toplumadır…

Saygılarımızla

GazeddaKıbrıs Kolektifi

Editöryal Kolektif

Editöryal Kolektif

Gazedda Editöryal Kolektifi

Müesses Nizamın Kibirli İktidarına Karşı; Yeniden ve Bir Kez Daha Merhaba
EDİTORYAL KOLEKTİF

Müesses Nizamın Kibirli İktidarına Karşı; Yeniden ve Bir Kez Daha Merhaba

Editöryal Kolektif
10 Aralık 2025
Kara paranın gölgesinde ‘çok yaşa kktc’
EDİTORYAL KOLEKTİF

Kara paranın gölgesinde ‘çok yaşa kktc’

Editöryal Kolektif
15 Kasım 2023
Utanılacak gerçeklerimizle yüzleşememe korkusu – Mertkan Hamit
EDİTORYAL KOLEKTİF

1 Mayıs 1958: TMT ve EOKA emek hareketine karşı işlediği cinayetlerin sorumluluğunu almalı

Editöryal Kolektif
30 Nisan 2023
CTP’nin kronolojik Euro macerası
EDİTORYAL KOLEKTİF

Çelişkiler yumağı CTP

Gazedda
18 Nisan 2023
Devam Et
Gazedda

© 2025 Gazeddakıbrıs - Copyleft

  • Künye
  • Dayanışma
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

Bulamadık
Tümünü Gör
  • Ana Sayfa
  • HABER
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
    • KİTAP & KÜLTÜR & SANAT
    • KORONAVİRÜS
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • KARŞI AKIM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • YAZARLAR
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
      • DÜNYADAN YAZARLAR
    • RÖPORTAJ

© 2025 Gazeddakıbrıs - Copyleft

Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız. Gizlilik ve Çerezler Politikası sayfamızı ziyaret edin.