Türkiye işçi sınıfı tarihinin en büyük direnişlerinden olan 15-16 Haziran Direnişi’nin 50’nci yılı. Sendikal örgütlenme ve grev hakkının kısıtlanmak istenmesine karşı çıkan işçilerin isyanı bugün hala akıllarda.
Türkiye işçi sınıfı açısından tarihi bir öneme sahip olan “15-16 Haziran İşçi Direnişi” 50’inci yıldönümünde. 1967 yılında sınıf sendikacılığını savundukları için Türk-İş’ten ihraç edilen sendikalıların Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nu (DİSK) kurulmasıyla direnişinin ilk kıvılcımı yakıldı.
DİSK çatısı altında örgütlenen işçilerin eylemi o dönem gittikçe büyüdü. 1970 yılına gelindiğinde, hükümette olan Adalet Partisi (AP) tarafından 274-275 sayılı Sendika Yasaları değiştirilerek, DİSK’in tasfiye edilmesi amaçlandı.
3 can kaybı 200 yaralı
Söz konusu girişim üzerine 15 Haziran 1970’de 115 işyeri ve yaklaşık 75 bin işçiyle başlayan işçi direnişi, bir gün sonrasında 168 fabrikayı ve 150 bine yakın işçiye ulaştı. İstanbul merkezli direniş kısa bir sürede hem kenti hem de Kocaeli’nin tamamına yayıldı.
Türk-İş’in örgütlü olduğu birçok fabrikadan da direnişe katılım oldu. 15 Haziran’da İstanbul ve Kocaeli’nde fabrikalar durdu. Her tarafta işçiler çeşitli yürüyüşler ve mitingler düzenleyerek, kent merkezlerine doğru yürüyüşler gerçekleştirdi.
16 Haziran’da polis işçilere müdahale etti. Polisin açtığı ateş sonucunda 2 işçi ve bir esnaf yaşamını yitirdi, 200 kişi de yaralandı.