• Künye
  • Dayanışma
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası
Pazar, Mayıs 18, 2025
Bulamadık
Tümünü Gör
Gazeddakıbrıs
21 °c
Nicosia
  • ANA SAYFA
  • HABER
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
    • SANAT
    • KORONAVİRÜS
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
        • PENNA
      • DÜNYADAN YAZARLAR
        • PROJECT SYNDICATE
    • RÖPORTAJ
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • TÜM İÇERİK
  • ANA SAYFA
  • HABER
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
    • SANAT
    • KORONAVİRÜS
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
        • PENNA
      • DÜNYADAN YAZARLAR
        • PROJECT SYNDICATE
    • RÖPORTAJ
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • TÜM İÇERİK
Bulamadık
Tümünü Gör
Gazedda
Bulamadık
Tümünü Gör
Ana Sayfa YORUM GAZEDDABLOG DÜNYADAN YAZARLAR

Ukrayna’daki son gelişmeler üzerine – David Harvey

Gazedda Gazedda
27 Şubat 2022
Okuma Süresi: 8 dk
A A
Savaş başladı, etkileri Suriye ve Gürcistan’da da görülecek
https://bsky.app/profile/gazeddakibris.bsky.socialhttps://www.threads.net/@gazeddakibris

Kaynak – Çeviri: Serap Güneş – 25 Şubat 2022 – Dünyadan Çeviri

Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ile birlikte savaşın tam anlamıyla patlak vermesi dünya düzeni açısından ciddi bir dönüşe işaret ediyor ve yıllık toplantımızda (zoom üzerinden) bir araya gelen coğrafyacılar olarak bu dönüşü göz ardı edemeyiz. Bu nedenle bir tartışma zemini yaratmak babında bazı “uzman olmayan” görüşlerimi sunacağım.

Dünyanın 1945’ten bu yana barış içinde olduğuna ve ABD hegemonyası altında inşa edilen dünya düzeninin, birbirleriyle rekabet içindeki kapitalist devletlerin savaş eğilimlerini kontrol altında tutma konusunda büyük oranda işe yaradığına dair bir mit var. 1945 sonrasında iki dünya savaşına sebep olan Avrupa’daki devletler arası rekabet büyük ölçüde kontrol altında tutuldu ve Batı Almanya ile Japonya (kısmen Sovyet komünizmi ile mücadele amacıyla) kapitalist dünya sistemine barışçıl bir şekilde yeniden entegre edildi. Avrupa’da işbirliği kurumları oluşturuldu (Ortak Pazar, Avrupa Birliği, NATO, Euro). Öte yandan, Kore ve Vietnam savaşlarından başlayıp Yugoslav savaşları ve NATO’nun Sırbistan bombardımanı, sonra da Irak’a karşı (biri ABD’nin Irak’ın kitle imha silahlarına sahip olduğuna dair bariz yalanıyla meşrulaştırılan) iki savaş ve en nihayetinde Yemen, Libya ve Suriye’deki savaşlarla “sıcak” savaşlar (hem iç savaşlar hem de devletler arası savaşlar) 1945’ten bu yana bolca sürüyor.

1991’e kadar, Soğuk Savaş, dünya düzeninin işleyişine oldukça stabil bir arka plan sağladı. Bu Soğuk Savaş düzeni, Eisenhower’ın fi tarihinde “askeri sınai kompleks” olarak adlandırdığı şeyi teşkil eden ABD şirketleri tarafından kendi ekonomik çıkarları için sık sık manipüle edildi. Sovyetlere ve komünizme karşı (gerek sahte gerek gerçek) korku ekmek, bu siyasanın en temel aracıydı. Bunun ekonomik sonucu, askeri alanda dalgalar halinde yaşanan teknolojik ve organizasyonel yenilikler oldu. Bu teknolojik ve organizasyonel yenilikler, örneğin havacılık, internet ve nükleer teknolojiler gibi, büyük oranda askeri alan dışı kullanımlar da yarattı; dolayısıyla, sonsuz sermaye birikiminin desteklenmesinin ve sermaye gücünün tutsak bir piyasa bağlamında artan merkezileşmesinin başat bir yoluna katkı sağladı.

Dahası, “askeri Keynesçilik”e yönelmek, 1970’ler sonrasında gelişmiş kapitalist ülkelerin bile nüfuslarına periyodik olarak uygulanan neoliberal kemer sıkma rejimlerinin zor zamanlarında imdada koşan favori istisnalar haline geldi. Reagan’ın Sovyetler Birliği ile bir silahlanma yarışına girmek için askeri Keynesçiliğe yönelmesinin, Soğuk Savaş’ın sona ermesine katkıda bulunan bir rolü olmasının yanı sıra, her iki ülkenin ekonomilerini sakatlamak gibi de bir sonucu oldu. Reagan’dan önce, ABD’deki en üst vergi oranı hiçbir zaman yüzde 70’in altına düşmemişken, Reagan’dan bu yana bu oran asla yüzde 40’ı aşmadı. ABD ekonomisinin 1945 sonrasında artan şekilde militarizasyonu da ekonomik eşitsizliklerin büyümesi ve başka yerlerin yanı sıra ABD’de de hakim bir oligarşinin oluşması ile paralel yürüdü.

Batılı siyasa seçkinlerinin bugün Ukrayna’da yaşanana benzer durumlarda yüz yüze kaldığı zorluk, kısa vadeli ve acil sorunların, çatışmanın altta yatan kökenlerini daha da büyütmeyecek şekilde halledilmek zorunda olması. Örneğin, güvende olmadığını hisseden insanlar çoğu zaman şiddetli tepkilere yönelir ama bıçakla üstümüze yürüyen birine güvensizlik hislerini ortadan kaldırmak için sakinleştirici sözler söyleyerek karşı duramayız. Önce ellerindeki silahın güvensizlik hislerini şiddetlendirmeyecek biçimde alınması gerekir. Hedef, bir yandan acilen bu işgalin getirdiği terörü, yıkımı ve beyhude can kayıplarını sınırlandırırken, diğer yandan daha barışçıl, işbirliğine dayalı ve militarizasyondan arındırılmış bir dünya düzenine zemin hazırlamak olmalıdır.

Ukrayna çatışmasında tanık olduğumuz şey, birçok bakımdan reel sosyalizmin ve Sovyet rejimin iktidarını tasfiye eden süreçlerin bir ürünüdür. Soğuk Savaş’ın sona ermesiyle birlikte Ruslara dikensiz gül bahçesi vaat edildi: kapitalist dinamizmin ve serbest piyasa ekonomisinin faydaları, yalnızca üsttekilere değil, ülke çapında alttakilere de yayılacaktı. Soğuk Savaş’ın bitimiyle birlikte, Ruslar bir uçakta Paris’e doğru yola çıktıkları hayaline kapıldılar ama uçaktan indiklerinde “Burkino Faso’ya hoş geldiniz” anonsu ile karşılaştılar.

Rus halkını ve ekonomisini 1945’te Japonlarla ve Batı Almanya’yla olduğu gibi küresel sisteme entegre etme girişimi hiç olmadı ve IMF’den ve önde gelen Batılı iktisatçılardan (Jeffrey Sachs gibi) gelen tavsiye, neoliberal “şok tedavisini” serbest piyasa ekonomisine geçişin sihirli iksiri olarak benimsemek oldu. Bu tavsiyenin hiç de beklendiği gibi sonuçlanmadığı görüldüğünde, Batılı seçkinler kendi insan sermayelerini gereken şekilde geliştirmedikleri ve bireysel girişimciliğin önündeki engelleri kaldırmadıkları gerekçesiyle kurbanları suçlama (yani örtük biçimde Rusya’da oligarkların yükselişinden Rusların kendisini sorumlu tutma) yoluna gittiler. Rusya açısından ülke içindeki sonuçlar korkunçtu. GSYİH dibe vurdu, rublenin hiçbir gücü kalmadı (para vodka şişesi olarak ölçülüyordu), ortalama yaşam süresi dikey düştü, kadınların konumunda muazzam bir düşüş oldu, sosyal refahta ve kamu kuruluşlarında toptan bir çöküş yaşandı, oligark iktidar etrafında bir mafya siyaseti türedi, o kadar ki, 1998’deki borç krizinde, zenginlerin masasından kırıntı dilenmek ve IMF diktatörlüğüne boyun eğmek dışında bir çıkış yolu kalmamıştı. Oligarklar dışındaki halk kesimleri için mutlak bir ekonomik aşağılanma yaşandı. Tüm bunların üstüne, Sovyetler Birliği, halka pek de danışılmaksızın bağımsız cumhuriyetlere parçalandı.

Rusya, ABD’de kırk yılda gerçekleşen sanayisizleşmeyi, iki ya da üç yıl içinde ve çok daha kapsamlı bir biçimde yaşadı ve nüfusu ve ekonomisi küçüldü. Pensilvanya, Ohio ve Orta Batı boyunca yaşanan sanayisizleşmenin, opioid salgınından beyaz üstünlükçülük ve Donald Trump’ı destekleyen zehirli siyasal eğilimlerin yükselişine dek çok kapsamlı toplumsal, siyasal ve ekonomik sonuçları oldu. “Şok tedavisinin” Rus siyasal, kültürel ve ekonomik yaşamı üzerindeki etkisi ise, muhtemelen çok çok daha kötü oldu. Batı, “tarihin (Batı’nın işine gelecek şekilde) sonu” diye zil takıp oynamaktan başka bir şey yapmadı.

Tabi bir de NATO meselesi var. Başta hem savunma hem de işbirliği amacıyla kurulan ittifak, komünizmin yayılmasını engellemek ve Avrupa’daki devletler arası rekabetin askerileşmesini önlemek için kurulmuş savaşçı bir askeri güç haline geldi. İşbirliğine dayalı bir organizasyonel aygıt olarak Avrupa’daki devlet içi çatışmaları yumuşatma açısından az çok işe yaradı (Yunanistan ve Türkiye Kıbrıs konusunu halledememiş olsa da). Avrupa Birliği pratikte çok daha faydalı oldu. Ama Sovyetler Birliği’nin çöküşüyle birlikte NATO’nun esas amacı ortadan kalkmış oldu. ABD nüfusunun savunma bütçesinden yapılacak büyük kesintiler sayesinde elde edeceği “barış payı” askeri sınai kompleks için ciddi bir tehdit arz ediyordu. Belki de bunun sonucu olarak, NATO’nun saldırgan özü (her zaman var olsa da), Gorbaçev’e Perestroyka’nın ilk yıllarında verilen sözler tutulmayarak, Clinton yıllarında aktif şekilde ön plana çıkarıldı. 1999’da Belgrad’a karşı ABD öncülüğündeki NATO bombardımanı bunun bariz örneğidir (ve Çin elçiliği de kaza mı kasti mi bilinmeyen bir şekilde vurulmuştur).

ABD’nin Sırbistan’ı bombalaması ve daha küçük ulus devletlerinin egemenliğini ihlal eden diğer ABD müdahaleleridir Putin’e bugün yaptıklarını yapabileceğini öğreten. NATO’nun bu yıllar boyunca ortada hiçbir askeri tehdit yokken Rusya sınırına kadar genişlemesi, ABD’de bile güçlü bir şekilde sorgulanmaktadır. Donald Trump, NATO’nun varoluş mantığına dahi saldırmıştır. Muhafazakar bir yorumcu olan Tom Friedman bile, New York Times’a yazdığı yakın tarihli bir yazıda, ABD’nin NATO’nun Doğu Avrupa’ya genişlemek suretiyle Rusya’ya karşı agresif ve provokatif yaklaşımı sonucu son olaylardaki sorumluluğuna işaret etmektedir. 1990’larda, NATO kendisine düşman arayan bir askeri ittifak görüntüsü içindeydi. Rusya’nın gördüğü ekonomik muameleye (bir ekmek sepetiymiş gibi) ve Batı’nın Rusya’nın küresel düzendeki yerini görmezden gelen kibrine öfkelendiği aşikar olan Putin, bugün bu aranan düşman olmayı kabul edecek kadar provoke edildi.

ABD’deki ve Batı’daki siyasi seçkinler, aşağılamanın, dış politikada çoğu zaman uzun süreli felaket etkilere sebep olacak yıkıcı bir yöntem olduğunu anlamış olmalıydılar. Almanya’nın Versay’daki aşağılanması İkinci Dünya Savaşı’na giden süreçte önemli bir rol oynamıştı. 1945 sonrasında bunun Japonya ve Batı Almanya örneklerinde tekrarlanmasını önlemek için Marshall Planı’nı hayata geçiren siyasi seçkinler, Rusya’yı Soğuk Savaş sonrasında (hem aktif şekilde hem de istemeden) aşağılayarak bu hatayı tekrarladılar. Rusya’nın 1990’larda neoliberal çözümler konusunda nutuk çekilmeye değil bir Marshall Planı’na ihtiyacı vardı ve bunu hak ediyordu. Çin’in Batı emperyalizmi tarafından aşağılandığı (ve Japon işgallerinin ve 1930’larda “Nanjing’in ırzına geçilmesi”nin yaşattığı aşağılamaya uzanan) bir buçuk yüzyıllık süreç, günümüz jeopolitik mücadelelerinde belirleyici bir rol oynuyor. Ders basit aslında: aşağılamanın bir bedeli var. Dönüp sizi vuracaktır.

Nasıl ki kırk yıllık sanayisizleşme ve neoliberal emek düşmanlığı Donald Trump’ın eylemlerini ve argümanlarını meşrulaştırmıyorsa, bunlar da Putin’in eylemlerini meşrulaştırmıyor. Ama Ukrayna’daki bu eylemler de sorunun asıl sebebi olan NATO gibi küresel militarizmin kurumlarının yeniden aktifleştirilmesini meşrulaştırmıyor. Avrupa’da devletler arası rekabetin 1945 sonrasında demilitarize edilmesinin gerekli olması gibi, iktidar blokları arası silahlanma yarışlarının da bugün bırakılması ve yerini işbirliğine dayalı güçlü kurumların alması gerekiyor. Hem kapitalist şirketler arasında hem de iktidar blokları arasındaki rekabetin zorlayıcı yasalarına boyun eğmek, bu, büyük sermaye tarafından sonsuz sermaye birikimini destekleyici bir yol olarak görülse bile, gelecekte yaşanacak felaketlere davetiyedir.

Bunun gibi bir zamanda tehlike, tarafların herhangi birinin yapabileceği en küçük muhakeme hatasının, nükleer güçler arasında Rusya’nın bugüne kadar kendisine üstün gelen ABD askeri gücü karşısında kendisininkilere sarılabileceği büyük bir çatışmaya kolaylıkla yükselebilecek olmasıdır. ABD seçkinlerinin 1990’larda hüküm sürdüğü tek kutuplu dünyanın yerini artık çoktan iki kutuplu bir dünya almış durumda. Ama bu değişimden çok daha fazlası ufukta görünüyor.

15 Ocak 2003’te, dünyanın dört bir yanında milyonlarca insan, New York Times’ın küresel kamuoyu görüşünün çarpıcı bir ifadesi olarak kabul ettiği bir tablo yaratacak şekilde, savaş tehdidine karşı sokaklara çıkmıştı. Ne yazık ki bu eylemler savaşı önleyemedi ve ardından dünyanın dört bir yanında yirmi yıllık beyhude ve yıkıcı savaşlar geldi. Ukrayna halkının savaş istemediği açık, Rusya halkı savaş istemiyor, Avrupa halkları savaş istemiyor, Kuzey Amerika halkları bir başka savaş daha istemiyor. Savaş karşıtı halk hareketlerinin yeniden alevlenmesi, savaşa hayır sloganını yeniden yükseltmesi gerekiyor. Halkların her yerde rekabet, zor ve acı çatışmalar yerine barışa ve işbirliğine dayalı yeni bir dünya düzeninin yaratılmasına katılma haklarını savunması gerekiyor.

Gazedda

Gazedda

Gazeddakıbrıs yurttaş gazeteciliği anlayışı ile yayın yapan, yurttaştan yana taraf olan ve gazetecilikte meslek etiği ilkelerine inanan bir yayın organıdır. Gazeddakıbrıs her koşulda barıştan yanadır.

ABD-Türkiye Krizi | Halil Savda
DÜNYADAN YAZARLAR

Erdoğan Trump İle Yeni Bir Dostluk Kurabilir Mi? | Paul Taylor | The Guardian

Gazedda
29 Ocak 2025

Paul Taylor yazdı: ABD-Türkiye ilişkileri açısından belki de en büyük risk, Esad sonrası güvenlik boşluğunda fiilen komşu haline gelen Türkiye ve İsrail'in Suriye'de doğrudan karşı karşıya gelme ihtimalidir.

Devamı içinDetails
Doların Küba’ya Dönüşü: Uzun Bir El Sürgündekilerin Cebine Dalıyor | Carla Gloria Colomé | EL PAÍS 
DÜNYADAN YAZARLAR

Doların Küba’ya Dönüşü: Uzun Bir El Sürgündekilerin Cebine Dalıyor | Carla Gloria Colomé | EL PAÍS 

Gazedda
27 Ocak 2025

Kübalılar 2025'e uyandıklarında ülke aynıydı, ancak liderleri onlara her şeyin farklı olacağına dair güvence vermişti.

Devamı içinDetails
Cinsiyet konusundaki kararnamesinden sonra Trump yasal olarak ilk kadın başkan mı? | Arwa Mahdawi | The Guardian
DÜNYADAN YAZARLAR

Cinsiyet konusundaki kararnamesinden sonra Trump yasal olarak ilk kadın başkan mı? | Arwa Mahdawi | The Guardian

Gazedda
26 Ocak 2025

Trump ikinci dönemine, aralarında cinsiyetin gebe kalındığı anda başladığını belirten bir kararnamenin de bulunduğu bir dizi kararnameyi imzalayarak başladı

Devamı içinDetails
İsrail Suriye’de ilerliyor: ‘Bir sorundan kurtulduk ve başka bir sorunla uyandık’ | Antonio Pita | El Pais
DÜNYADAN YAZARLAR

İsrail Suriye’de ilerliyor: ‘Bir sorundan kurtulduk ve başka bir sorunla uyandık’ | Antonio Pita | El Pais

Gazedda
12 Aralık 2024

Ahmed titreyen eliyle sigara içiyor ve gergin bir şekilde ayağını hareket ettiriyor. 27 yaşında ve Pazar günü diktatör Beşar Esad'ın devrilmesinin ardından yaşanan karışıklığı fırsat bilen İsrail ordusunun son yarım...

Devamı içinDetails
Amerikan aşırı sağı Donald Trump’ın dönüşüyle cesaretlendi | Nicholas Dale Leal | El Pais
DÜNYADAN YAZARLAR

Amerikan aşırı sağı Donald Trump’ın dönüşüyle cesaretlendi | Nicholas Dale Leal | El Pais

Gazedda
12 Aralık 2024

Cumhuriyetçilerin zaferinin ardından neo-Nazilerin ve beyaz ırkın üstünlüğünü savunanların faaliyetlerinde bir artış yaşandı, ancak birçoğu kendilerini Trumpist hareketin bir parçası olarak görmüyor Bu sadece bir halk tiyatrosu grubunun Anne Frank'ın...

Devamı içinDetails

YAZARLAR

Ortaokullarda Başörtüsü Yasağının Kaldırılmasının Düşündürdükleri
Umut Bozkurt

Ortaokullarda Başörtüsü Yasağının Kaldırılmasının Düşündürdükleri

Umut Bozkurt
23 Mart 2025
Sizin Bu Suskunluğunuz Bizi Sağır Ediyor
Konuk Yazar

Sizin Bu Suskunluğunuz Bizi Sağır Ediyor

Konuk Yazar
22 Mart 2025
Kırılgan Ahlaklar, Kamusal Sorumluluklar
Engin Kara

Kırılgan Ahlaklar, Kamusal Sorumluluklar

Engin Kara
22 Mart 2025
Çalıyor

Baf Okulları Biyodizel İçin 17 Ton Yemeklik Yağ Topladı

Baf Okulları Biyodizel İçin 17 Ton Yemeklik Yağ Topladı

Baf Okulları Biyodizel İçin 17 Ton Yemeklik Yağ Topladı

KIBRIS
Romanya’da Rusya Yanlısı Aday Yeniden Reddedildi, Aşırı Sağcılar Polisle Çatıştı

Romanya’da Rusya Yanlısı Aday Yeniden Reddedildi, Aşırı Sağcılar Polisle Çatıştı

DÜNYA
“Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz”: Edip Akbayram Hayata Veda Etti

“Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz”: Edip Akbayram Hayata Veda Etti

SANAT
Zelenski’yi Kameralar Önünde Aşağıladılar

Zelenski’yi Kameralar Önünde Aşağıladılar

DÜNYA
“Emekli” Tavuklar Kıbrıs Zeytinliklerinde “Çalışıyor”

“Emekli” Tavuklar Kıbrıs Zeytinliklerinde “Çalışıyor”

İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
Cyprus Mail Yurttaşlara Sordu: Kıbrıs’ı Yabancılara Mı Satıyoruz?

Cyprus Mail Yurttaşlara Sordu: Kıbrıs’ı Yabancılara Mı Satıyoruz?

KIBRIS

İzel Seylani: Birlikte hayal etmeyi başardığımızda… | Video

SANAT
İsrail’in yerle bir ettiği Gazze havadan görüntülendi | Video

İsrail’in yerle bir ettiği Gazze havadan görüntülendi | Video

DÜNYA
Yunanistan’da ABD tanklarına barikat: Katiller evinize dönün

Yunanistan’da ABD tanklarına barikat: Katiller evinize dönün

DÜNYA
Scholz’un konuşması kesildi: “Filistinlilerin kanı sizin ellerinizde” | Video

Scholz’un konuşması kesildi: “Filistinlilerin kanı sizin ellerinizde” | Video

DÜNYA

Instagram

Takip et

  • Bekir Paşa Lisesi öğretmenleri Eğitim Bakanlığı
  • Tutuklanan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu paylaşımında TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef alarak “Korkunun ecele faydası yok! Öyle de yenileceksin! Böyle de yenileceksin. Haklılığımıza, cesaretimize, tevazumuza, güler yüzümüze yenileceksin!” dedi.

https://gazeddakibris.com/imamoglu-demokrasi-meydanlarinda-sesinizi-yukseltin/
  • Tel Aviv’de toplanan onbinlerce kişi, Netanyahu
  • Güney Kore, Japonya ve Çin dışişleri bakanları, Kore Yarımadası
  • 21 Mart Dünya Irkçılık Karşıtı Gün nedeniyle Kıbrıs
  • "AKP’nin Kuzey Kıbrıs’a yaptığı müdahaleleri beni de herkes gibi rahatsız ediyor. Ancak o rejimin buraya dayattığı politikaların hıncını başını örten orta okul öğrencilerinden çıkarmamalıyız."

https://gazeddakibris.com/ortaokullarda-basortusu-yasaginin-kaldirilmasinin-dusundurdukleri/?utm_source=instagram-business&utm_medium=jetpack_social
  • Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan ve beraberindekiler, CHP
  • Gençlik Federasyonu açıklamasında 22 Mart Cumartesi akşamı, Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) kampüsünde yaşanan ve kamuoyuna yansıyan olayların demokratik değerler ve ifade özgürlüğü açısından endişe verici olduğu belirtildi.

https://gazeddakibris.com/genclik-federasyonundan-polise-daudeki-garabet-tutumdan-donun/?utm_source=instagram-business&utm_medium=jetpack_social

Gazedda Sosyal Medya

SON EKLENENLER

Gençlik Federasyonu’ndan Polise: DAÜ’deki Garabet Tutumdan Dönün

Gençlik Federasyonu’ndan Polise: DAÜ’deki Garabet Tutumdan Dönün

2 ay önce
KTOEÖS: Öğretmenlere Yönelik Sahte Hesaplar Üzerinden Sosyal Medyada İtibarsızlaştırma Kampanyası Ve Provokasyonlar Yapılıyor

KTOEÖS: Öğretmenlere Yönelik Sahte Hesaplar Üzerinden Sosyal Medyada İtibarsızlaştırma Kampanyası Ve Provokasyonlar Yapılıyor

2 ay önce
İmamoğlu: Demokrasi Meydanlarında Sesinizi Yükseltin

İmamoğlu: Demokrasi Meydanlarında Sesinizi Yükseltin

2 ay önce
Siyaset Bilimci Şebnem Oğuz: Erdoğan Muhalefeti Bölmeye ve Uysal Bir Muhalefet Yaratmaya Çalışıyor

Siyaset Bilimci Şebnem Oğuz: Erdoğan Muhalefeti Bölmeye ve Uysal Bir Muhalefet Yaratmaya Çalışıyor

2 ay önce
Barolar Birliği: Yargının Tarafsızlığına Yönelik Bir Darbe

Barolar Birliği: Yargının Tarafsızlığına Yönelik Bir Darbe

2 ay önce

Gazedda Facebook

Gazedda Facebook
Gazedda

© 2025 Gazeddakıbrıs - Copyleft

  • Künye
  • Dayanışma
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

Bulamadık
Tümünü Gör
  • Ana Sayfa
  • HABER
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
    • SANAT
    • KORONAVİRÜS
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
      • DÜNYADAN YAZARLAR
    • RÖPORTAJ

© 2025 Gazeddakıbrıs - Copyleft

Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız. Gizlilik ve Çerezler Politikası sayfamızı ziyaret edin.