“Temiz siyaset” buraya kadarmış

Ulusal Birlik Partisi’nin Demokrat Parti ve bağımsızlarla koalisyon ortağı olduğu dönemde yapılan istisnai vatandaşlıkların altında imzası bulunan dönemin İçişleri Bakanı Kutlu Evren, UBP-HP Koalisyon hükümetinde Turizm ve Çevre Bakanı olarak göreve başladı.

Temiz siyaset iddiasıyla hükümete gelen Halkın Partisi, Hüseyin Özgürgün’ün Başbakan olduğu dönemde İçişleri Bakanı olarak görev yapan ve birçok “usulsüz” vatandaşlığa imza atan Kutlu Evren’in Turizm ve Çevre Bakanı olmasına onay verdi.

2018 yılında Halkın Partisi’nin 4’lü hükümetle ilk kez iktidara geldiği dönemde, İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars, hükümetin geçmişte yapılan hukuksuzlukları düzeltme yoluna gideceğini belirtmiş ve bu kapsamda bin 200 vatandaşlık dosyasını inceleyerek, 175’inin hukuka aykırı olduğuna hükmetmişti. Baybars, hukuka aykırı vatandaşlıklarla ilgili soruşturmanın devam edeceğini de belirtmiş ancak sonrasında bir adım atılmamıştı.

4’lü koalisyonun kurulduğu dönemde ilk icraat olarak Bakanlar Kurulu kararıyla dağıtılan istisnai vatandaşlıkları sorgulayan ve bazı vatandaşlıkları da iptal eden Halkın Partisi, şimdi Kutlu Evren’in bakan olarak atanmasını nasıl uygun buldu?

Temiz siyasete ne oldu?

Halkın Partisi’nin kurucu Genel Başkanı Kudret Özersay, 2017 yılında partinin kuruluş etkinliğinde yaptığı konuşmada, yola “temiz siyaset” diyerek çıktıklarını belirterek, temiz siyasetin aslında basit görünen ama altının dolu ve güçlü bir kavram olduğunu belirtmişti.