Sol Hareket yayınladığı yazılı açıklamada geçtiğimiz günlerde polis raporlarına ve mahkemelere yansıyanların toplumsal hezeyan yaratması gerekirken kamuoyunda görmezden gelinerek adeta halının altına süpürülmeye çalışıldığını belirterek taciz ve tecavüz iddialarının toplumsal algıda yaşanan seçiciliği ve bilinçaltındaki ataerkiyi gözler önüne serdiğine dikkat çekti.
Sol Hareket Merkez Yürütme Kurulu açıklamasında hala hazırda Eczacılar Birliği başkanlığına ve Lefkoşa Türk Belediyesi Meclis üyeliğine devam eden Umut Öksüz’ün aralarında olduğu üç Kıbrıslı Türk erkek için taciz, tecavüz ve tecavüzcüyü koruma iddialarının gündeme gelerek tutuklamalar ve mahkeme süreçlerinin basına yansıdığına ancak daha önceki benzer süreçlerden farklı olarak basındaki haberlerin çoğu sitelerden silindiğine dikkat çekti.
Doğru tavırın Lefkoşa Türk Belediyesi’nin ve Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği’nin taciz ve tecavüz soruşturmasında ve ilgili mahkeme süreçlerinde taraf olmaması ve daha fazla zarar görmemesi için Umut Öksüz’ün derhal görevlerinden istifa etmesi gerektiğine dikkat çekilen açıklamanın tamamı şöyle:
Ülkemizin kuzey yarısında yalana, torpile, adamcılığa ve ganimete dayalı düzen toplumun her kesimine yayılarak bir kültür haline gelmiştir.
Siyasal yaşamdan başlayarak günlük hayatın her alanına yayılmış normalleştirilmiş ve sıradanlaştırılmıştır. Yaşadıkları bu çarpık ilişkilerin egemen olduğu coğrafyada asgari düzeyde toplumsal ve siyasal etik arayan insanlarımızın yaşam alanları gittikçe daralmakta rejimin dayattığı ataerkil işgal kültürü; egemenliğini çarpık şekilde yaymaya devam etmektedir. Yaşanan bir çürümedir ve bugünden yarına gün be gün artarak devam etmektedir.
Geçtiğimiz günlerde polis raporlarına ve mahkemelere yansıyan toplumsal hezeyan yaratması gerekirken kamuoyunda görmezden gelinerek adeta halının altına süpürülmeye çalışılan taciz ve tecavüz iddiaları toplumsal algıda yaşanan seçiciliği ve bilinçaltındaki ataerkiyi de gözler önüne sermektedir.
Aralarında Umut Özsüz’ün de olduğu üç Kıbrıslı Türk erkek için taciz, tecavüz ve tecavüzcüyü koruma iddiaları gündeme gelmiş tutuklamalar ve mahkeme süreçleri basına yansımıştı. Bir kişinin güneye kaçtığı olayda daha önceki benzer süreçlerden farklı olarak basındaki haberlerin çoğu sitelerden silinmiştir. Hala hazırda Eczacılar Birliği başkanlığına ve Lefkoşa Türk Belediyesi Meclis üyeliğine devam eden Umut Öksüz konuyla ilgili hiçbir şekilde kamuoyunu bilgilendirme yapmamış yönetiminde bulunduğu kurumları da kendisi ile ilgili suçlamalarla birlikte töhmet altında bırakmaya devam etmektedir.
Umut Öksüz tecavüz suçlamasının görüleceği celselerde mahkemeye Eczacılar Birliği başkanı ve belediye meclisi üyesi sıfatlarıyla mı katılacaktır?
Bu konuda Lefkoşa’nın Belediye Meclisi’nin diğer üyeleri ne düşünmektedir?
Eczacılar Birliği’nin şu anki Yönetim Kurulu üyeleri ve dahi ülkemizin eczacıları ne düşünmektedir?
Tarihsel anlamda hep ilerici duruş sergileyen Eczacılar Birliği’nin geçmişten bugüne yönetimlerinde çalışan değerlerimiz nasıl bir tavır almışlardır?
En önemlisi ülkemizdeki ataerkiye karşı eşitlik mücadelesine omuz veren örgütlerimiz, siyasal toplumsal çürüme karşısında direniş ortaya koyan aktivistlerimiz, ganimet ve torpile dayalı bölücü rejime karşı adalet, barış, demokrasi mücadelesindeki sivil toplum örgütlerimiz nasıl bir tavır alınması gerektiğini düşünmektedirler?
Siyasal söylemlere ve retoriklere gelince doğru tavırların neler olduğunu söylemek değil günü geldiğinde doğru söylemi de doğru tavrı da ortaya koymak toplumsal mücadeleyi daha ileriye taşıyacaktır. Kişisel ilişkiler ve kariyerlerden daha önemlisi toplumsal mücadelenin ileriye taşınması ve toplumsal kurumlarımızın bu tür kötü deneyimlerden yara almadan kurtulmasıdır.
Bu anlamda da doğru tavır Lefkoşa Türk Belediyesi’nin ve Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği’nin taciz ve tecavüz soruşturmasında ve ilgili mahkeme süreçlerinde taraf olmaması ve daha fazla zarar görmemesi için Umut Öksüz’ün derhal görevlerinden istifa etmesinin gerektiğidir.
Kamuoyuna saygılarımızla.
Sol Hareket Merkez Yürütme Kurulu