Avustralyalı araştırmacılara göre, son on yılda resif çevresinde kaydedilen sıcaklıklar son 400 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Aşırı sıcaklıklar, son dokuz yılda beş kitlesel beyazlama olayına neden oldu.
Nature dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, iklim değişikliğinin tetiklediği artan sıcaklıklar, bu doğal dünya harikasını “varoluşsal bir tehdit” altında bırakıyor. Wollongong Üniversitesi‘nden Prof. Helen McGregor, “Bilim bize Büyük Set Resifi’nin tehlikede olduğunu söylüyor ve bilimin rehberliğinde hareket etmeliyiz” dedi.
BBC’nin aktardığına göre; çalışma, mercan iskeletlerinden alınan örneklerle yapıldı. Mercanlar, yüzyıllar boyunca çevrelerinde yaşanan değişikliklere dair kimyasal ipuçları bırakıyor. Araştırmacılar, bu kimyasal verileri İngiltere Hadley Merkezi’nin tarihsel deniz sıcaklık kayıtları ile karşılaştırdı. Sonuçlar, son on yılın, Büyük Set Resifi etrafındaki sıcaklıkların son 400 yılın en yüksek seviyesinde olduğunu gösterdi.
Araştırmanın baş yazarı Dr. Benjamin Henley, “Ne yazık ki bu, resif için kötü bir haber” dedi.
Ancak küresel ısınmayı sınırlamak için birlikte hareket edilirse resifin ve diğer mercan resiflerinin mevcut durumlarını koruyarak hayatta kalabileceğini belirtti.
Mercanlar, belirli bir sıcaklık aralığında hayatta kalıp büyümeye adapte olmuştur ve oluşturdukları iskelet, diğer deniz canlıları için yaşam alanı sağlar.
‘Sıcaklıklar düşmezse, beyazlayan mercanlar toparlanma şansı bulamaz’
Mercanlar, içinde yaşayan ve onlara yiyecek sağlayan alglerle sembiyotik (ortakyaşar) bir ilişki içerisinde bulunuyor. Ancak deniz sıcaklıkları çok yükseldiğinde, mercanlar bu algleri dışarı atıyor ve beyazlaşıyor.
Dr. Henley, beyazlaşan mercanların zamanla kahverengiye döndüğünü belirterek “Eğer sıcaklıklar düşmezse, beyazlayan mercanlar toparlanma şansı bulamaz” diyor.
Büyük Set Resifi, şu anda UNESCO Dünya Mirası listesinde. Bilim insanları, bu araştırmanın UNESCO’yu ikna ederek resife “tehlike altında” statüsü verilmesini sağlayabileceğini umuyor.
Prof. McGregor, bu statünün dünya genelinde sorunun ciddiyeti hakkında güçlü bir mesaj göndereceğini belirtiyor ve şunları dile getiriyor:
“Ne yapmamız gerektiğini biliyoruz. Sadece politikayı bir kenara bırakıp harekete geçmeliyiz.”