• Künye
  • Dayanışma
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası
Çarşamba, Aralık 10, 2025
Bulamadık
Tümünü Gör
Gazedda
13 °c
Nicosia
14 ° Per
14 ° Cum
  • ANA SAYFA
  • YAZARLAR
    • GAZEDDA YAZARLARI
    • GÜNEYDEN YAZARLAR
      • PENNA
    • DÜNYADAN YAZARLAR
      • PROJECT SYNDICATE
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
  • TÜM İÇERİK
    • HABER ARŞİVİ
      • KIBRIS
      • DÜNYA
      • KORONAVİRÜS
    • MULTİMEDYA ARŞİVİ
      • GAZEDDAPOD
      • GAZEDDAWEBTV
  • ANA SAYFA
  • YAZARLAR
    • GAZEDDA YAZARLARI
    • GÜNEYDEN YAZARLAR
      • PENNA
    • DÜNYADAN YAZARLAR
      • PROJECT SYNDICATE
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
  • TÜM İÇERİK
    • HABER ARŞİVİ
      • KIBRIS
      • DÜNYA
      • KORONAVİRÜS
    • MULTİMEDYA ARŞİVİ
      • GAZEDDAPOD
      • GAZEDDAWEBTV
Bulamadık
Tümünü Gör
Gazedda
Bulamadık
Tümünü Gör

Poliste sistematik işkence var

Gazedda Gazedda
2 Ağustos 2019
Okuma Süresi: 7 dk
A A
0
https://bsky.app/profile/gazeddakibris.bsky.socialhttps://www.threads.net/@gazeddakibris

Ercan’daki polis şiddeti ve işkencesiyle ilgili olarak Kıbrıs Türk Barolar Birliği İnsan Hakları Komitesi ve Kıbrıslı Türk İnsan Hakları Vakfı ortak bir açıklama yaptı.

Açıklamada “Bu hukuki bilgilerin yanında, söz konusu olay buz dağının görünen yüzüdür. Polis görevlilerinin, bilgi veya itiraf elde etmek, suça karışan  zanlıyı tespit etmek, yakalamak, suç hazırlıklarını ve delilleri öğrenmek için, işkence yöntemini sistematik olarak kullandıklarını biliyoruz” ifadeleri kullanıldı.

Kıbrıs Türk Barolar Birliği İnsan Hakları Komitesi ve Kıbrıslı Türk İnsan Hakları Vakfı ortak bir açıklama yaparak, Ercan’daki polis şiddetinin aynı zamanda bir işkence olduğunu vurguladı.

İnsan hakları örgütleri, bu muameleye maruz kalan kişinin kimliğinin henüz bilinmediğini de belirterek, “hukuki olarak hiçbir istisnaya yer bırakmadan, herhangi bir şahsın işkence veya insanlık dışı muamelere maruz bırakılmamasının en temel insan haklarından biri olduğunun bilincindeyiz” ifadelerini kullandı.

Polis sistematik işkence yapıyor

İşkence yasağıyla ilgili hukuki bilgilerin de verildiği açıklamda, “Bu hukuki bilgilerin yanında, söz konusu olay buz dağının görünen yüzüdür. Polis görevlilerinin, bilgi veya itiraf elde etmek, suça karışan  zanlıyı tespit etmek, yakalamak, suç hazırlıklarını ve delilleri öğrenmek için, işkence yöntemini sistematik olarak kullandıklarını biliyoruz” denildi.

Örgüler önerilerini ise şöyle sıraladı:

İşkence ve insanlık dışı muamele ceza yasasında ağır bir suç olarak düzenlenmeli;

İşkence yasağına dair,  kanun uygulayıcı personele, sağlık çalışanlarına, kamu görevlilerine, herhangi bir şekilde tutuklanan, nezarete alınan veya hapsedilen (cezaevine konulan) bir şahsın tutuklanması, sorgulanması aşamasına görev alacak  diğer şahıslara eğitim verilmeli;

İşkencenin tıbbı anlamda raporlanması aşamasında İşkence ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı, Aşağılayıcı Muamele veya Cezaların Etkili Biçimde Soruşturulması ve Belgelendirilmesi için El Kılavuzu (İstanbul Protokolü)’nda yer alan kurallara uygun muayene yapılmalı ve hastanelerin özellikle acil servislerinde hazırlanan raporlar Protokole uygun hâle getirilmeli,

Herhangi bir şekilde tutuklanan, nezarete alınan veya hapsedilen kişilerin tutuklanması ve tabi tutulacağı muamele ile ilgili mevzuat sistematik şekilde gözden geçirmeli;

Polis tarafından alınan ifadelerde, zanlı veya sanıkların yanında avukat bulundurma hakkı yasal olarak güvence altına alınmalı,

İşkence iddialarına yönelik ivedi ve bağımsız soruşturmalar yapılabilmesi için Polis Teşkilatı dışında özel bir soruşturma birimi kurulmalı;

İşkence veya insanlık dışı muamelye maruz kalanlar devlet tarafından tazmin  ve rehabilite edilmeli;

İşkence ve insanlık dışı muamelenin önlenmesi için polislerin de çalışma koşulları iyileştirilmeli.

İşte açıklamanın tam metni

31 Temmuz 2019 tarihinde sosyal medyada görüntüleri paylaşılan ve polis memuru Gürşah Üregül’ün işkence veya insanlık dışı muamele yaptığı şahsın kimliğini bilmiyoruz.

Ancak, hukuki olarak hiçbir istisnaya yer bırakmadan, herhangi bir şahsın işkence veya insanlık dışı muamelere maruz bırakılmamasının en temel insan haklarından biri olduğunun bilincindeyiz.

İşkence yasağı; kişinin vücut bütünlüğü ve dokunulmazlığı hakkını ihlâl eden ve diğer bütün insanlık dışı, zalimane ve onur kırıcı muamale ve cezaları içine alan bir ilkedir.  

İşkence, evrensel bir şekilde, öncelikle insan haklarının gelişiminin temel  taşı niteliğindeki bir  belge olan  Evrensel  İnsan Hakları  Beyannamesi  (EİHB) tarafından  yasaklanmıştır.

EİHB 5. maddesi işkence görmeme hakkını: “Hiç kimseye işkence ve zulüm uygulanamaz, insanlık dışı ya da onur kırıcı biçimde davranılamaz, ceza verilemez”  şeklinde tanımlamıştır.

İşkence yasağı, uluslararası insan hakları sözleşmelerinin yanında,   İşkenceye ve Diğer Zalimane, İnsanlıkdışı  veya Aşağılayıcı  Muamele  veya Cezaya  Karşı  Sözleşme (1984),  Avrupa  İşkenceyi  Önleme Sözleşmesi  (1987)  gibi sözleşmelerde de  özel  olarak korunmaktadır. Tüm bunlar yanında işkence, KKTC Anayasanın 14. maddesi altında da yasaklanmıştır. 

İşkenceyi  yasaklayan  tüm uluslararası  sözleşmelerin  en temel  ortak  özelliği, işkencenin mutlak bir şekilde yasaklanmış olduğudur. Olağanüstü hallerde bile işkence yasağı  devletler tarafından askıya alınamaz.

KKTC iç hukukunun parçası olan İşkence ve Diğer Zalimane, Gayrı İnsani veya Küçültücü Muamele veya Cezaya Karşı Sözleşmenin 3. maddesine göre işkence;  bir şahsa veya bir üçüncü   şahsa, bu şahsın veya üçüncü  şahsın işlediği veya işlediğinden şüphe edilen bir fiil sebebiyle, cezalandırmak amacıyla,  bilgi veya itiraf elde etmek için veya ayrım gözeten herhangi bir sebep dolayısıyla bir kamu görevlisinin veya bu sıfatla hareket eden bir başka şahsın teşviki veya rızası veya muvafakatıyla uygulanan fiziki veya manevi ağır acı veya ızdırap veren bir fiil anlamına gelir.

Aynı sözleşmenin 16. maddesine göre, işkence derecesine varmayan diğer zalimane, gayrıinsani veya küçültücü muamele veya ceza gibi fiillerin, bir kamu görevlisi tarafından veya onun teşviki veya açık veya gizli muvafakatı ile veya resmi sıfatıyla hareket eden bir başka şahıs tarafından işlenmesini de insanlık dışı muamele olarak tanımlanmaktadır.

Bu hukuki bilgilerin yanında, söz konusu olay buz dağının görünen yüzüdür. Polis görevlilerinin, bilgi veya itiraf elde etmek, suça karışan  zanlıyı tespit etmek, yakalamak, suçhazırlıklarını ve delilleri öğrenmek için, işkence yöntemini sistematik olarak kullanıklarını biliyoruz.

 Bu bağlamda İşkencenin önüne geçilmesi için  aşağıdakileri talep ederiz.

  • İşkence ve insanlık dışı muamele ceza yasasında ağır bir suç olarak düzenlenmeli;
  • İşkence yasağına dair,  kanun uygulayıcı personele, sağlık çalışanlarına, kamu görevlilerine, herhangi bir şekilde tutuklanan, nezarete alınan veya hapsedilen (cezaevine konulan) bir şahsın tutuklanması, sorgulanması aşamasına görev alacak  diğer şahıslara eğitim verilmeli;
  • İşkencenin tıbbı anlamda raporlanması aşamasında İşkence ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı, Aşağılayıcı Muamele veya Cezaların Etkili Biçimde Soruşturulması ve Belgelendirilmesi için El Kılavuzu (İstanbul Protokolü)’nda yer alan kurallara uygun muayene yapılmalı ve hastanelerin özellikle acil servislerinde hazırlanan raporlar Protokole uygun hâle getirilmeli,
  • Herhangi bir şekilde tutuklanan, nezarete alınan veya hapsedilen kişilerin tutuklanması ve tabi tutulacağı muamele ile ilgili mevzuat sistematik şekilde gözden geçirmeli;
  • Polis tarafından alınan ifadelerde, zanlı veya sanıkların yanında avukat bulundurma hakkı yasal olarak güvence altına alınmalı,
  • İşkence iddialarına yönelik ivedi ve bağımsız soruşturmalar yapılabilmesi için Polis Teşkilatı dışında özel bir soruşturma birimi kurulmalı;
  • İşkence veya insanlık dışı muamelye maruz kalanlar devlet tarafından tazmin  ve rehabilite edilmeli;
  • İşkence ve insanlık dışı muamelenin önlenmesi için polislerin de çalışma koşulları iyileştirilmeli.

 Örgütler: Kıbrıs Türk Barolar Birliği İnsan Hakları Komitesi, Kıbrıslı Türk İnsan Hakları Vakfı.

Etiketler: haklarıinsaninsan haklarıpolis
Gazedda

Gazedda

Gazeddakıbrıs yurttaş gazeteciliği anlayışı ile yayın yapan, yurttaştan yana taraf olan ve gazetecilikte meslek etiği ilkelerine inanan bir yayın organıdır. Gazeddakıbrıs her koşulda barıştan yanadır.

Kare Kare Türkiye’de Protestolar – Foto Haber
KIBRIS

Öğretmenler İddialara Cevap Verdi: Çocuk Yönlendirildi, Yalan Haberlerle Öğretmenler Hedef Gösterildi

Gazedda
23 Mart 2025
Gençlik Federasyonu’ndan Polise: DAÜ’deki Garabet Tutumdan Dönün
KIBRIS

Gençlik Federasyonu’ndan Polise: DAÜ’deki Garabet Tutumdan Dönün

Gazedda
23 Mart 2025
KTOEÖS: Öğretmenlere Yönelik Sahte Hesaplar Üzerinden Sosyal Medyada İtibarsızlaştırma Kampanyası Ve Provokasyonlar Yapılıyor
KIBRIS

KTOEÖS: Öğretmenlere Yönelik Sahte Hesaplar Üzerinden Sosyal Medyada İtibarsızlaştırma Kampanyası Ve Provokasyonlar Yapılıyor

Gazedda
23 Mart 2025
Barolar Birliği: Yargının Tarafsızlığına Yönelik Bir Darbe
KIBRIS

Barolar Birliği: Yargının Tarafsızlığına Yönelik Bir Darbe

Gazedda
22 Mart 2025
Devam Et
Gazedda

© 2025 Gazeddakıbrıs - Copyleft

  • Künye
  • Dayanışma
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

Bulamadık
Tümünü Gör
  • Ana Sayfa
  • HABER
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
    • KİTAP & KÜLTÜR & SANAT
    • KORONAVİRÜS
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • KARŞI AKIM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • YAZARLAR
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
      • DÜNYADAN YAZARLAR
    • RÖPORTAJ

© 2025 Gazeddakıbrıs - Copyleft

Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız. Gizlilik ve Çerezler Politikası sayfamızı ziyaret edin.