Cumhuriyetçi Türk Partisi Mağusa İlçe Örgütü, Mağusa Kültür ve Kongre Merkezi önünde bir eylem yaparak, pandemi kısıtlamalarının sadece halk için mi geçerli olduğunu sordu. Konuyla ilgili CTP’nin resmi sosyal medya hesabından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
Kendi kararlarını alma becerisinden yoksun, halkını düşünmeyen azınlık hükümeti, birbiriyle çelişen kararlar üretmeye de devam etmektedir. Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi ve Bakanlar Kurulu tarafından alınan kararları keyfi ve hukuk dışı yöntemlerle yok sayan, halkımızı pandemi döneminde sağlıkta ve ekonomide yıkıcı bir krize sürükleyen bir önceki hükümet gibi şimdiki UBP-DP-YDP Azınlık Hükümeti’nin de kendi insanına önem vermediği aşikardır. Ülkemizin sanatçıları, tiyatrocuları, müzisyenleri bir senedir toplum sağlığını korumak adına devletin aldığı kararlardan dolayı sanatlarını icra edemezler ve gerekli mali destekten de mahrum kalırlarken, yurtdışından gelen film ekiplerine pervasızca olanaklar sağlanmıştır.
Buna karşın söz konusu dizi filmin, Kıbrıs Türk halkının kültürel gelişmesi, sanatımız ve sanatçımızın desteklenmesi, ülkemizin kalkınması ve refahı gözetilmeden çekimlerine devam edilmiştir. Söz konusu dizinin, tarihsel çarpıtmalardan arındırılmasının sağlanması için konunun uzmanı hiçbir Kıbrıslı Türk tarihçinin ekip kadrosunda yer almaması da ülkemizdeki kültürel asimilasyon endişelerini artırmıştır. Mağusa Rauf Raif Denktaş Kültür ve Kongre Sarayı salonlarında yüz ellisi yurtdışından karantina kuralları ihlâl edilerek getirtilecek toplamda dört yüz davetli ve onlarca teknik görevlinin katılımıyla kapalı bir ortamda “Bir Zamanlar Kıbrıs” dizinin galasının yapılması kabul edilemezdir. Üstelik aynı salonlarda katılımcılara yönelik kokteyl verileceği de öğrenilmiştir.
Azınlık hükümeti Başbakanı Sayın Saner’in, bu galanın pandemi kurallarına uygun olarak yapılacağı açıklaması ise zevahiri kurtarmak için yapılmış uydurma bir açıklamadır. Cumhurbaşkanlığı makamında bulunan ve halkın birlik, beraberlik ve sağlığını korumakla yükümlü Sayın Tatar’ın, pandemi kurallarını ihlâl ederek dört bir yanda film çeken ayrıcalıklı ekibin film setlerini ziyaret ederken gösterdiği pervasız tutumu Sayın Saner de yinelemekte beis görmemiştir. Sizleri kınıyoruz. Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin aldığı ve hükümet tarafından uygulanması zorunlu ilân edilen bağlayıcı kararlar sadece sıradan yurttaşlar için mi geçerlidir? Anayasa, yasalar ve devletin kararları yurtdışından gelen ve ülkemizde bulunan ayrıcalıklı kesimler için geçerli değil midir?
Pervasız ihlâllerin yarattığı ve yaratacağı ağır sağlık sorunlarını ve ona bağlı yıkıcı ekonomik bedelleri sadece sıradan vatandaşlara ödetmek adalet midir? Toplum sağlığını gözeterek işletmelerinin kepenklerini indiren, evlerinde açlık sınırında yaşam mücadelesi veren sahipsiz halkımız, üstüne düşen bütün sorumlulukları fedakârca yerine getirmişken, bu dizinin galası bahanesiyle ortada hiçbir mantıklı gerekçe de yokken ve belli ki siyasi propaganda amacıyla düzenlenen bu organizasyon için kalabalık bir grubu kapalı salonda toplamayı halk sağlığı açısından son derece yanlış bulduğumuzu belirtiriz. Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi kararlarına harfiyen uyularak bu etkinliğin derhal iptal edilmesini talep ediyoruz. Halk sağlığı ve kamu otoritesi hiçe sayılıyor! Talimatla yasaları ihlâl ediyorsunuz! Üç günlük karantinasız girişleri yaptırdınız, özel jetler getirdiniz Covid-19 patladı! Kapandık!
Kumarhanelerde yılbaşı partisi yaptırdınız Covid-19 patladı! Yine kapandık! Şimdi de kapalı salonda Gala yaptırıyorsunuz! Covid-19’u yeniden patlatmanıza ve HAYATI TEKRAR KAPATMANIZA ASLA RAZI DEĞİLİZ!