Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Cemal Özyiğit, Türkiye’de özellikle gazeteciler, akademisyenler ve milletvekillerin
Aralarında HDP Eş Başkanları’nın da bulunduğu 11 milletvekilinin dün akşam gözaltına alındığını, bazılarının tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildiklerini, diğer yandan da bu sabah Diyarbakır’da bombalı araçla bir terör saldırısı yaşandığını belirten Özyiğit, 15 Temmuz akşamı Türkiye’de yaşanan darbe girişimini kınadıklarını ve tam demokrasiden asla ödün verilmeden, çağdaş hukuk kuralları çerçevesinde gerekli tedbirlerin alınmasını, insan hak ve özgürlüklerinin zedelenmemesini dilediklerini, fakat yaşanan gelişmelerin maalesef bu yönde olmadığını belirtti.
Özyiğit, yapılan operasyonların, Türkiye’de farklı düşünceye, farklı kimliğe, farklı ideolojiye sahip tüm kesimlere yönelik bir tehdide dönüşmekte olduğunu üzülerek takip ettiklerini ifade etti. Özyiğit, seçimle gelen kişilerin ancak seçimle gitmeleri gerektiğini, bunun aksi olması halinde ise demokrasinin ciddi anlamda yara alacağını kaydetti.
Diyarbakır’da Emniyet Müdürlüğü’nün Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü binasına gerçekleştirilen ve polis ve sivillerin hayatını kaybetmesine neden olan saldırıya yönelik ise Özyiğit, nereden ve kimden gelirse gelsin her türlü terör eylemine karşı olduklarını belirtti. Demokrasi dışı karar ve uygulamalara karşı cevabın ancak hukuka ve demokrasiye uygun yapılması gerektiğini belirten Özyiğit, acının şiddeti getirdiği bir tablonun tüm insanlara daha büyük acılar yaşatacağını ifade etti.
Yaşanan gelişmelerin en fazla barış ortamı ile demokrasiye zarar verdiğini kaydeden Özyiğit, “Gelişmelerden ciddi anlamda endişe duymaktayız. Türkiye’de Türklere de Kürtlere de, her etnik gruba da kardeşçe yaşayacak yer vardır. Yakın coğrafyamızda görmeyi istediğimiz tablo da budur” dedi.
“Çıkış yolu tam demokratik bir Türkiye”
TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, Türkiye’deki tüm kesimleri sağduyuya ve barışa davet etti. Özyiğit, “Aslolan demokrasi, temsiliyet, barış, adalet ve özgürlüktür. Türkiye’nin geleceğini bu değerler üstüne kurmalı ve herkesin kendini demokratik ve özgür bir biçimde ifade edebildiği bir ülke yaratılmalıdır” dedi.
Özyiğit, çıkış yolunun ancak, Türkiye’de yaşayan tüm bireylerin evrensel insan hak ve değerlerinden eksiksiz bir biçimde yararlanacağı tam demokratik bir düzenin kurulması olacağının altını çizdi. Özyiğit, yaşanan gelişmeler karşısında tekrar tekrar “inadına barış, bütün halklar kardeştir” diye haykırmaya devam edeceklerini de kaydetti.