ABD merkezli Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi’nden (NOAA) araştırmacılar, iklim değişikliğinin okyanus sıcaklıkları üzerindeki etkisini ölçtü. Kayıtlar okyanus dip sıcaklığındaki değişiminin beklenenden daha fazla olduğunu gösteriyor.
Araştırmacılar Atlantik Okyanusu‘nun Uruguay açıklarındaki dört farklı derinlikteki istasyonlardaki ölçümlerden yola çıktı. Analiz sonucunda 2009 ve 2019 yılları arasında, bin 360m ile 4 bin 757m derinlik arasındaki noktalardaki suyun 0,02 ile 0,04 santigrat derece ısındığı ortaya çıktı.
‘Etkileri büyük olacak’
Daha önceki yapılan çalışmalarda okyanusun dip kesimlerinde çok fazla bir değişimin olmadığının varsayıldığını belirten çalışmanın baş yazarı Christopher Meinen, “Her baktığımızda okyanusun düşündüğümüzden daha karmaşık olduğunu görüyoruz” dedi.
Bu ısınmanın küçük bir rakam gibi gözükmesine rağmen etkilerinin çok büyük olacağını söyleyen Meinen, “Derin okyanusların büyüklüğü düşünüldüğünden bu muazzam bir ısı miktarı” ifadelerini kullandı.
‘Yüzey çok daha hızlı ısınıyor’
Bununla birlikte bilim insanları, küresel karaların ve su yüzeyinin, okyanusların dibinden çok daha hızlı ısındığını söylüyor. NOAA tarafından sunulan verilere göre Ağustos 2020 küresel kara ve okyanus yüzeyi sıcaklığı ortalamanın 0,94 derece üzerinde kaydedilerek en sıcak ikinci Ağustos olarak tarihe geçti.
Dünya tarafından emilen ısının yaklaşık yüzde 90’ı okyanuslarda birikiyor. Ardından biriken ısı, su moleküllerinin genişlemesini sağlayarak deniz seviyesinin yükselmesini sağlıyor. Araştırmacılar yükselen su nedeniyle, dünyanın birçok noktasında ölümcül olabilen ve maddi zarar yaratabilecek fırtına ve kasırgaların meydana gelebileceğini belirtiyor.
Meinen, yeni bulguların insan kaynaklı iklim değişikliğiyle tutarlı olduğunu söyledi. Ancak derin okyanus hakkında uzay araştırmalarından daha az çalışma yapıldığını ve tarihsel veri bulunmadığı söyleyen Meinen, “Saatten saate ve günden güne farklılık gösteren yüksek değişimler kaydetmeyi beklemiyorduk. Derin okyanusun hızla ısınmasına neden olan faktörler var, ancak bu sürecin nasıl meydana geldiğini bilmiyoruz” dedi.