Eski müzakereci Özdil Nami, Türkiye Cumhuriyeti’nin federasyon isteği konusunda somut bir gösterge olmadığını belirtti.
CTP Mağusa İlçesi’nin düzenlediği “Mağusalı Sohbetler” etkinliğinde konuşan Özdil Nami, Türkiye ve Ersin Tatar’ın Cenevre Zirvesi’ni iki devletli çözüm mesajı vermek için bir fırsat olarak gördüğünü, Rum tarafının ise BM zemininde hareket ettiklerini göstermek için zirveye katıldığını ifade etti. Tarafların birbirini suçlama noktasında hareket ettiğini belirten Nami, bu nedenle zirveden fazla bir beklenti olmadığını vurguladı.
BM’nin Siyasi İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Rosemary DiCarlo’nun Kıbrıs ziyaretine de değinen Nami, DiCarlo’nun somut bir sonuç alamadan adadan ayrıldığını ifade etti. Nami, “Müzakereler yok ama müzakereciler bir araya gelmeye devam ediyor. Ancak sonuç alınamıyor. BM, Cenevre’de başarısızlığa uğramamak için en azından küçük de olsa bir başarı elde etmek istiyor. Ancak mevcut durumda herkes oldukça karamsar,” dedi.
Cenevre Zirvesi’nden kayda değer bir çıkış beklenmediğini söyleyen Nami, Tatar’ın da “Türkiye’den aldığım yönlendirmeler çerçevesinde adım atacağım” dediğini belirtti.
Nami, ABD Başkanı Donald Trump’ın ana politikasının “önce Amerika” olduğunu, Avrupa Birliği’ne ayar verme pozisyonunda olduğunu ve hatta Trump’ın AB’nin dağılmasını isteyen bir yaklaşım sergilediğini belirtti. Bu nedenle, Trump’ın Kıbrıs konusunda ne yapacağına dair kimsenin kesin bir şey söyleyemeyeceğini ifade etti. Nami, Trump’la birlikte dünyada ve bölgemizde yeni bir sürecin başladığını vurgulayarak, bu süreç hakkında ne olacağını konuşmanın çok erken olduğunu söyledi.