Kıbrıs Postası’nda yayınlanan, seçimlere katılan siyasi parti başkanlarının katıldığı programda TDP Gençlik Örgütü başkanı Arda Çileker isimli genç bir dostumuz CTP parti başkanı Tufan Erhürman’a önemli bir soru sordu. Bence gecenin en önemli sorusuydu.
Eski Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Merkez Bankası başkanlığına Kıbrıslıtürk bir kişiyi atamak istediğini ancak bunun hükümet tarafından neden kabul edilmediğini sordu. Tufan hoca ilk cevabında öyle bir şey olmadığını söyledi.
Zaten teknik anlamda Merkez Bankası başkanlığına bakanlar kurulu atama yapabilir. Ancak Arda bu soruyu sorarken mutlaka birşeyler biliyordu. Bu soru üzerine düşünmüştür.
Çünkü biz Akıncı’nın hükümete böyle bir tavsiyesi olduğunu bugüne kadar bilmiyorduk. Başka bir soru üzerine tekrar söz alan Tufan Hoca bu soruya tekrar cevap vermek istedi.
Dedi ki hem kabine de hem de arkadaşlarla konuştuk (burada dörtlü hükümetin bileşenlerinden olan TDP parti başkanı Cemal Özyiğit’e dönüp baktı çünkü hükümetin bir ayağı da TDP idi ve Cemal hoca kabinedeydi) mevcut merkez başkanının iyi olduğunu ve onun kalması yönünde karar aldıklarını söyledi.
TKP genel başkanı Mehmet Çakıcı ise bu sorunun öncesinde Merkez Bankası’nın başındaki kişinin Türkiye’den atandığını çünkü buradaki mevduatların hepsinin Türkiye’ye gönderildiğini söyledi. Eğer Çakıcı’nın söylediği doğruysa (konuyla ilgili bilgisi olan varsa lütfen paylaşsın) şöyle bir soru ortaya çıkıyor. Neden kktc’deki mevduatların hepsi Türkiye’ye gönderiliyor?
Tufan hoca başkanlığındaki 4’lü hükümet (CTP, TDP, DP, HP) ve tabii ki bundan önceki sol ağırlıklı hükümetler bunu niye engellemedi?
4’lü hükümet döneminde merkez bankasinin başkanının Kıbrıslıtürk olması kim tarafından engellendi? Her zaman bu halk kendi ayakları üstünde durabilir diyen Tufan Hoca kktc vatandaşı (Kıbrıslıtürk demiyorum) bir allahın kulunu bulamadı mı Merkez Bankasının başına atamak için?
Tufan hoca, Cemal hoca ve Mustafa Akıncı arasında belli ki bir kriz yaşandı. Merkez Bankası’yla ilgili yaşanan krizi bize kim anlatacak? Cemal Hoca ve Mustafa Akıncı bu konuyla ilgili sessiz mi kalacak?