Kuir Kıbrıs Derneği, Türkiye’nin Suriye’ye yaptığı müdahaleyle ilgili açıklama yaptı. Açıklamada, “Savaş, ancak muktedirlere kazanç getirir. Ezilenlerin payına düşen ise savaşın neresinde, hangi tarafında olurlarsa olsunlar hep yıkım ve ölüm olur. Savaşın yıkım ve ölüm getirdiği diğer özneler ise doğa ve doğada var olan tüm canlılardır. Bizler, içinden geçtiğimiz bu günlerde ölmek ve öldürmekten yana değil, yaşamak ve yaşatmaktan yana olduğumuzun altını çizmeyi tarihsel bir görev biliyoruz” ifadelerine yer verildi.
Rojava olarak da adlandırılan, Kuzey ve Doğu Suriye’ye karşı başlatılan savaş, barış, hak ve özgürlükten yana olan birçokları gibi biz LGBTİ+’ları (lezbiyen, gay, biseksüel, trans, interseks ve artıları) da endişelendirmektedir. Ataerkil bir proje olan savaşın, eril şiddeti de kontrolsüz biçimlerde açığa çıkardığını, hedefte ise toplumsal cinsiyet hiyerarşisinin altındakilerin, cinsel yönelimi ve kimliği fark etmeksizin kadınlar, eşcinsel, biseksüel, trans erkekler, interseksler ve artıların olduğunu kendi toplumsal tarihimizden bilmekteyiz.
Bunun yanı sıra, mevcut savaşın da erkek egemen ideolojinin en somut görünümü olan İŞİD’i tekrardan canlandırma riski ve bunun ilk somut kanıtları bizleri oldukça fazla endişelendirmektedir. İŞİD militanlarının Irak ve Suriye’de ele geçirdiği bölgelerde LGBTİ+’ları yüksek binalardan aşağıya atarak öldürmeleri, görüntülerini internetten yayınlayarak yaptıkları propaganda, Orlando katliamı, azınlık gruplardan kadınların köle pazarlarında satılmaları hala daha hafızalarımızdadır.
Savaş, ancak muktedirlere kazanç getirir. Ezilenlerin payına düşen ise savaşın neresinde, hangi tarafında olurlarsa olsunlar hep yıkım ve ölüm olur. Savaşın yıkım ve ölüm getirdiği diğer özneler ise doğa ve doğada var olan tüm canlılardır. Bizler, içinden geçtiğimiz bu günlerde ölmek ve öldürmekten yana değil, yaşamak ve yaşatmaktan yana olduğumuzun altını çizmeyi tarihsel bir görev biliyoruz.
