Ekonomisi dışa bağımlı ekonomik kriz çözüm paketi mi olur?
Halkın Partisi dövizde yaşanan yükselme ile ilgili, bugün bir açıklama yaptı. Halkı Partisi durmadan hesap vereceksiniz diyor. Bakalım bu soruların cevabını verecekler mi? Şeffaflığa gerçekten inanıyorlar mı? İçeriğinde kirayı ödeyen, asgari ücretle çalışan, gelecek yok. Bir kriz olduğundan ve bunu çözmeye yönelik önerileriyle kirayı ödeyen ve asgari ücretle çalışan refaha ulaşacak gibi bir algı var sadece.
Neden halkın dövizle ödediği “KİRALARI” kaldıracağız demiyorsunuz? Bu halk neden kazandığı para cinsinden kira ödemiyor? Tüketim malları diyorsunuz. Bir işçinin maaşındaki en büyük tüketim kaleminin kira olduğunu siz de biliyorsunuz. Fakat oy sahibi ev sahibi kiracı işçi, göçmen, öğrenci. “STERLİN 4,86” Artık refah bitti “VATANDAŞINDA KİRACI”. Sorumlusu sen değilsin, fakat çözüm önerin yok.
Asıl bildiklerimiz var. Merkez Bankası Başkanını biz atayacağız demiyorlar.
Bilmedikleri şeyler var. Ekonomiyi partilerinin yönetebileceği bir mekanizma olarak görüyorlar. Ekonomi biyoloji değildir. Biyoloji tartışamazsın ekonomi tartışılır. Asgari ücreti artıracaksın ki sermaye yatırım yapsın. Alt yapın memurdu kimsenin çalışmaya ihtiyacı yoktu. Şimdi memur azaldı herkes çalışmak zorunda. Ekonomiyi mesele ediyorsan o zaman hem bütçe hem de vergilendirme sistemin “ŞEFFAF” olacak. Kim wihskey içiyor kim elektriğini, kirasını, geleceğini ödeyemedi bileceğiz.
Halkı Halkın kurtarması için hazineden para kurtarma meselesini bitirmediğiniz sürece muvaffak olmazsınız. O zaman ne yapmak gerekir; T.C. dahil bankalardan aldığın kredileri artık ne kadar zamanda “KULLANMAMAYA” başlayacaksın onu vaat etmen gerekir. Türk Lirası kullanmaya mecbur bir düzenin var bu değişmeyecek gibi görünüyor. Bütçe açığın ve borçlanma endeksin ortada, bunu kaldırıyor musun yoksa kaldırmıyor musun? Nasıl kaldıracaksın, ne yaparak kaldıracaksın? Bize bunları anlatman gerekir. Biz egemen ne varsa onunla eşdeğer yaşamak istiyoruz. Eşdeğer yaşamamız için kimsenin bize alt yapı kurmasını istemiyoruz. Çünkü o zaman tıpkı memurlukta olduğu gibi nasıl olsa para geliyor diye kimse çalışmıyor. Biz çalışıp, üretmek istiyoruz. Önce asgari ücretli ve köylünün doyduğunu bilecek bir sistemin gelişeceğinden emin olmak istiyoruz. Piyasayı genişletmek istiyoruz. Uçak santrali kuracak değiliz. Kimsenin yapmadığını yaparız bizde. Bize kimsenin yapmadığı, bizim ölçeğimizin kaldıracağı üretim ilişkilerinden neden bahsetmiyorsunuz? Bu tarzda önerilerinizi neden göremiyoruz. Bir tane vardı mesela; Kudret bey yazılım programcılığına öncelik vereceğiz demişti. Fakat sadece demişti. Bende diyebilirim böyle şeyler. Neyi nasıl yapacağız yok! Bir önceki gibi olacaksan neden geliyorsun diye sorarlar?
İstifa et diyorsunuz. Neden istifa etsin? Artık gelenin, geleceğin vaat değil gerçek, şeffaf, tutarlı olanına oy atmak istiyoruz. Sizde tıpkı “ESKİSİ” gibi vaat var.
Neden mi sadece vaat var? Maddelerinizi inceleyelim.
Parti programlarında Merkez Bankası Teşkilat Yasasını denetim yapabilmesi için düzeltme yapacaklarını, kredi kayıt sistemini online hale getireceklerini, YAGA’yı özerkleştireceklerini vaat ettiklerini biliyoruz.
KKTC’nin 2017 bütçe açığı 206 Milyar 700 Bin TL. Öngörülen gelirlerimizin %23.24’ünü T.C. Yardım ve Kredilerinden oluşturuyoruz.
1. Ekonomik kriz komitesi kuracakmışsınız? Bahsettiğiniz ekonomistler kim? Kimin talebesiydiler? Hangi fakültede okudular? Doktora tezleri hangi konularda? Bahsettiğiniz Ekonomistler okudukları ekonomik sistemleri kendi ana dillerinde yazabiliyor mu? Çünkü şeffaflık ana dilinde yazamadığı şeyi konuşmaz, mütekabiliyet olmayan yerde şeffaflık olmaz.
2. Fiyat istikrar fonunda biriken ve halkın yararına kullanılmayan 2 Milyar 676 Milyon TL’yi temel tüketim maddelerindeki artışı engellemek için kullanacakmışsınız? Bu konuda aynı taraftayız, kulağa da hoş geliyor. Fakat 2 Milyar 676 Milyon TL’yi iktidar bütçe açığı için kullandığına göre; Peki siz bu parayı kullanınca oluşan açığı nasıl kapatacaksınız?
3. Döviz kurunu sabitleyecekmiş siniz? Neden halkın dövizle ödediği “KİRALARI” kaldıracağız demiyorsunuz? Bu halk neden kazandığı para cinsinden kira ödemiyor? Tüketim malları diyorsunuz. Bir işçinin maaşındaki en büyük tüketim kalemi kira. Malı biz tükettiğimiz için siz sermayeye öncelik verince sorunu çözeceğinizi düşünüyorsunuz. Önce tüketiciye öncelik vereceksiniz ki sermaye rahatlasın. Neden Türkiye ile görüşeceğiz bize dövizle ihracat yapmasın demiyorsunuz? Türkiye’nin bizim gibi bir nüfustan dövizle kazanacağı ihracat gelirine ihtiyacı mı var? Madem bizi seviyor, bize borç vermek yerine bize balık tuttursun.
4. Taşınmaz mal devri “HALKIN” gündemi değil çünkü gençler “EV ALAMIYOR”
5. KDV oranlarının sıfıra çekilmesi veya en az yarıya kadar indirilmesi için tüzük değişikliği yapacakmışsınız? En çok şu kalemlerde ihracat yapıyoruz, içinden şunları üretebiliriz ve bunları üreteceğiz, halkın alım gücü artacak neden demiyorsunuz?
6. Bu konuda mutabık oluyoruz.
7. Bu konuda mutabık oluyoruz.
8. Online bir sistem kuracağız şeffaf olacak, herkesten vergisini doğru alacağız, vergi kaçakçılığı bu sayede bitecek, ürettiği ve tükettiği kadar vergi alacağız neden demiyorsunuz? İşletmelere vergiden finansal kaynak sağlayacakmışsınız? Peki işçiler? Vergi kaçakçılığı bitmeden, eşitlikçi vergi sistemi olmadan işçiye göre ithalatçı patronun haklarına öncelik veren ekonomik sistemi ne yapalım?
9. Teşvik konusunda mutabık oluyoruz. Fakat biraz açmanız lazım. Halk hem memurluk yapıp hem de hayvancılık, tarım teşviki alabilecek mi yoksa alamayacak mı?
10. Tasarruf konusunda mutabık oluyoruz. Fakat T.C. hibesi ile ekonomi yürütülür mü? Neden kendimiz üretip kendimiz alt yapımızı yapmıyoruz. Ekonomisi dışa bağımlı ekonomik kriz çözüm paketi mi olur?