Ersin Tatar Meclis kürsüsünden “Bu Vicdani Ret işini gündeme getirenlere sesleniyorum; bu ne kadar vicdana sığar? O kadar çağ atladık ki, durduk bundan bahsederiz…Bu işler ancak Hollanda, Belçika gibi yerlerde olur.” dedi.
Hollanda ve Belçika gibi ülkelerden kastı muhtemelen oraların ‘normal’ ülkeler olmasıdır.
Mesela normal bir devletleri olan, bağımsızlığa ve siyasi iradeye sahip ülkeler.
Aslında bir nevi Ersin Tatar da yaşadığımı toprak yarısı üzerinde kurulu devletin ve rejimin normal bir şey olmadığını kabul ediyor.
Mesela kendimizi biraz Ersin bey gibi düşünmeye zorlayalım.
Dünyanın pek çok ülkesinde evrensel bir insan hakkı olarak tanınan vicdani ret Ersin beye göre ancak çağ atlayan, Hollanda, Belçika gibi ülkelerde olur.
Öyleyse Ersin bey bize aslında ciddi bir ipucu veriyor.
Nasıl mı?
Mesela,
Demokrasiden mi bahsediyorsunuz? Yok yok, demokrasi dediğiniz mesele Batı uygarlığında ortaya çıktı, gelişti ve bir kültür olarak yerleşti. Her ne kadar son zamanlarda Batı’da da demokrasi tartışılır bir olgu olsa da, yine de bu işler ancak Hollanda, Belçika’da olur. Biz burada neden demokrasiyle uğraşalım ki?
Devlet mi? Hem de bağımsız bir devlet mi? Olur mu öyle şey, bu işler ancak modern ulus devletin serpildiği topraklarda, mesela Fransa’da, Almanya’da olur. Neden devlet ile uğraşacakmışız ki? Hem de bağımsız bir devlet ha? Yani “durduk bundan bahsederiz”… O işler ancak Belçika, Hollanda’da olur.
Bu örnekleri çoğaltmak mümkün…
Ersin bey ile aslında aynı düşünüyoruz. Evet burası normal bir ülke değil, devlet hiç değil, bağımsız desen külliyen yalan.
Ersin bey ile farkımız ise o geriye kalan ve rejimi rahatsız etmeyen diğer konulara gelince var olan yapıyı bir devletmiş gibi yansıtıp, bağımsızlık yalanına sarılması.
Dolayısıyla madem ki hal böyledir o halde soruyoruz,
Burası neresi Sayın Tatar?
Gazeddakıbrıs