Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı Tekke Bahçesi ile ilgili konuşarak “bir vicdan sorumluluğunu yerine getiriyorum ve bu şehitlerimizden ve ailelerinden özür diliyorum. Devletimiz adına özür diliyorum” dedi.
Kıbrıs’ın kuzeyinde ilk kez bir siyasi, kendi sorumluluğu olmayan, geçmişte yapılan ve yıllarca istismar edilen bir konuyla yüzleşerek vicdani sorumluluk gereği özür diledi.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı 1963 yılından beridir kayıp olduğu bilinen fakat geçtiğimiz yıl Tekke Bahçesi’nde bulunan Hüseyin Ruso ile geçtiğimiz günlerde Tekke Bahçesi’nde ayrı ayrı mezarları olmasına rağmen başka bir mezarda topluca bulunan şehit Ecvet Yusuf, Yüksel Ahmet Dereli, Kadir Mehmet, Ali Kırma, Hüseyin Ali Arabacı ve Selim Mustafa Mavili’nin ailelerinden ve kendilerinden devlet adına özür diledi.
Akıncı, Cumhurbaşkanlığı adaylığını açıkladığı etkinlikte konuyla ilgili şöyle konuştu:
Tarihimizin acı bir sayfasına değinmek zorundayım. Kayıp Şahıslar Komitesi’nin desteğiyle ama Cumhurbaşkanlığımızın aldığı inisiyatifle Tekke Bahçesi’nde kazılar yapıldı. Bu kazılarda 1963 yılından buyana bir türlü kalıntılarına ulaşılamayan, hep nerededir diye aranan Küçük Kaymaklı şehidimiz Hüseyin Ruso’nun kalıntılarına ulaştık. Biz onu 50 yıldan fazladır kayıp olarak biliyorduk. Nerede olduğunu bilmiyorduk. Ona ulaştık ve ne mutlu ki onu ailesinin de istediği çerçevede Küçük Kaymaklı’da uygun bir yere, ebedi istirahatgahına devrettik. 1974’ün ilk şehidi, mevzideyken bize gelen acı haber. Çok sevdiğimiz bir ailenin mensubu. Şehit Ecvet Yusuf. Yüksel Ahmet Dereli, Kadir Mehmet, Ali Kırma, Hüseyin Ali Arabacı ve Selim Mustafa Mavili. Bu şehitlerimizi topluca bir yerde defnedilmiş bulduk. Şimdi onlar da hak ettikleri huzurlu mekanlarına kavuşacaklar.
Sevgili kardeşlerim, ben bu noktada bu ülkenin Cumhurbaşkanı olarak, başkaları yapar yapmaz beni ilgilendirmez, bir vicdan sorumluluğunu yerine getiriyorum ve bu şehitlerimizden ve ailelerinden özür diliyorum. Devletimiz adına özür diliyorum. Ve bir dileğimi ifade etmek istiyorum; kardeşlerim, bu topraklarda artık elbirliğiyle uğraşalım, mücadele edelim, başka kayıplar, başka şehitler olmasın, bu adada barış olsun, huzur olsun, kardeşlik olsun.