Erdem Atay, Veryansın TV’de kimsenin konuşmadığı 3 senaryoyu yazdı. Atay yazısında Türkiyeli uyuşturucu Baronu Behçet Töre ve sanal bet iddialarıyla hapiste bulunan Veysel Şahin’in ismini verdi. İşte o yazı:
Adı mafya, sanal kumar, insan kaçakçılığı ve uyuşturucu ticaretiyle anılan ama kendisine ‘işadamı’ denilen Kıbrıslı Halil Falyalı dün akşam suikasta uğradı. Su testisi su yolunda kırıldı…
Konu çok önemli.
Öyle olunca da bir anda bugüne kadar daha Halil Falyalı’nın adını bile bilmeyen gazeteciler, Sedat Peker sonrasında uzman kesiliverdi. Senaryo da hemen yazıldı.
İyi ki Sedat Peker olmuş, ne söylediyse, tüm analizler onun söyledikleri çerçevesinde ilerliyor.
Peki olay bu kadar basit mi?
Değil…
Şimdi size hiçbir yerde okumayacağınız Halil Falyalı suikastıyla ilgili olabilecek senaryoları yazacağım.
***
Önce şunu bilelim… Halil Falyalı öyle konuşulup geçilecek biri değil. KKTC’de siyasetin belirleyicilerinden biridir. Türkiye’de bile oldukça etkisi bulunur. O nedenle bu suikast dikkatle incelenmelidir.
***
Bazı gazeteciler Sedat Peker’in anlattıkları üzerinden suçluyu buldu. Tabii direkt söylemiyorlar ama sanki bu olayın perde arkasında Peker’in adını geçirdiği Mehmet Ağar, Binali Yıldırım, Süleyman Soylu gibi isimlerle bağlantı varmış algısı oluşuyor onları dinleyince. Çözümlemeyi de buna göre yapıyorlar. Bu tabii ki olası senaryolar arasındadır. Zira bahsi geçen kişi uyuşturucu ticaretinin en kritik ayaklarından birini oluşturuyordu. Bu konu üzerinde herkes konuşacaktır, şimdi konuşulmayanları yazalım biz.
En olası senaryoyu da sona bırakacağım.
***
Kafanızı karıştırmamak için özet yazmaya çalışacağım.
***
BİRİNCİ SENARYO
Behçet Töre…
Uyuşturucu ticareti yaptığı için cezaevinde tutuklu bulunan Töre, çok değil, 2021 Haziran ayında avukatı aracılığıyla bir açıklama yapmıştı.
Töre, 1998’de Falyalı’yla birlikte uyuşturucu ticareti yaptıklarını söyledi.
Açıklamasında çarpıcı iddialar vardı. Töre, 2000 yılında Falyalı’yla birlikte KKTC’de International 2000 Hotel Casino adlı bir kumarhane açtıklarını, 2001 yılında hapse girdiğini, hapiste olduğu için de 2004 yılında oteldeki kendi hisselerini 10 milyon dolar karşılığında Falyalı’ya devrettiğini söylemişti.
Töre 2005 yılında cezaevinden çıktı. Falyalı’dan parasını alamadığını, bunun için kendisini öldürmek için hazırlık yaptığını, ancak yer altı dünyasının ünlü isimlerinden Sami Hoştan’ın araya girmesiyle bu işten vazgeçtiğini söyleyen Töre, Falyalı’nın Hoştan aracılığıyla borcunu ödeyeceğinin sözünü verdiğini belirtmişti.
2010’da Töre bir kez daha uyuşturucu ticaretinden cezaevine girince, Falyalı borcunu yine ödemedi. Töre’nin oğlu Emrah Töre de babasının tam cezaevinden çıkmak üzereyken Halil Falyalı’nın kurduğu tezgahla 3 yıl daha cezaevinde kaldığını ileri sürmüş, “Halil Falyalı’nın Türkiye’de de eli kolu çok uzun” demişti.
Falyalı ise Töre’yi tanımadığını, ancak Hoştan’ı tanıdığını, bu konuda da konuşmak istemediğini belirtmişti.
İddia o ki, Töre’nin bu husumetten sonra saldırıyı yapıp yapmayacağı Kıbrıs’ta gündeme geldi.
***
İKİNCİ SENARYO
Veysel Şahin…
Türkiye’de yasadışı bahis işini başlatan iki kişiden biri…
İlk çevrimiçi bahis sitesini kurduğunda yıl 2006’ydı.
2016 yılı Eylül ayı… ‘Handikap’ adlı bir operasyon yapılıyor. Operasyonun merkezinde Veysel Şahin var. KKTC’de birçok kişi gözaltına alınıyor ama Şahin KKTC’de olmasına rağmen alınmıyor.
İşte bu tarihe kadar Halil Falyalı, Şahin’in korumalığını yapıyor. Bu operasyon sonrasında da yolları ayrılıyor ve Falyalı kendi bahis sitelerini kurmaya başlıyor.
16 Temmuz 2017’de de Sivas’ta yakalanıyor Şahin.
Şahin’in tutuklanmasının ardından Falyalı’nın yükselişi başlıyor. Pazar payı büyüyor ve Şahin’e göre Falyalı mallarına ve sahasına konuyor. Daha sonra Falyalı’ya ilk saldırı girişimi yapılıyor. Oteli baskına uğruyor, Falyalı bu saldırıdan sığınağa saklanarak kaçmayı başarıyor. Bunu yaptıranın da Şahin olduğu konuşuluyor.
Falyalı bu saldırı sonrası Veysel Şahin’e ait birçok kaçak ofisin basılması talimatını veriyor ve tehdit ile bazı ofislere el koyuyor.
… ve şu an hala Türkiye’de tutuklu olan Veysel Şahin’in bunu hiç unutmadığı, unutmayacağı biliniyor.
Şimdi kimse bunun basit bir olay olduğunu düşünmesin. Size şöyle örnek vereyim: Bugün Türkiye’de Demirören’in iddia ve sanal oyunlardan kazancı 12 milyar TL civarında. KKTC’de kazanılan para ne kadar biliyor musunuz?
Yaklaşık 80 milyar TL.
Acı ama gerçek, KKTC’yi ayakta tutan en önemli sektör bu ve bu pazar öyle kolay vazgeçilecek bir pazar değil.
***
ÜÇÜNCÜ SENARYO
Gelelim en önemli senaryoya…
6 Şubat 2022..
Yer Gine açıkları…
Dikkatinizi çekerim Girne değil, Gine…
İspanya makamlarına bir istihbarat geliyor. Hemen harekete geçiliyor ve İspanya ile Gine kolluk kuvvetleri açık denizlerde bir balıkçı teknesine baskın yapıyor.
Aramada 528 kilogram kokain ele geçiriliyor, 5 şüpheli gözaltına alınıyor.
Yakalanan balıkçı teknesi hangi bayrakla yapıyor bunu sizce?
Evet, yakalanan balıkçı teknesi maalesef Türk bayraklı…
Operasyonla ilgili Hatay, Mersin ve İstanbul emniyet müdürlükleri de devreye giriyor.
Neden Hatay ve Mersin acaba? Hani her zaman konuşulan, Falyalı’nın da karıştığı ileri sürülen Mersin limanındaki uyuşturucu trafiği ile iddialarla ilişkili olmasın… Olabilir.
Ama biz başka bir tarafa bakacacağız.
Operasyon sonrasında bu kaçakçılıkla ilgisi olduğu belirlenen 5 kişi daha yakalanıyor. Emniyet’e göre bu kişiler elebaşı ve yakalandıkları yer Türkiye.
Peki İspanya ne alaka?
Çok alaka…
***
Şimdi şu bilgileri bilmek gerekiyor önce…
Halil Falyalı ve kardeşi Hüsnü Falyalı ABD’de aranıyor. Falyalı kardeşler ABD’ye gittikleri anda tutuklanacaklar ve ABD bu kişiler hakkında sürekli bilgi topluyor. En son olarak kara para aklamayla ilgili daha geçen hafta ABD’den bir heyet Güney Kıbrıs Rum Kesimi’ne geldi ve burada Falyalılarla ilgili bilgiler topladı.
Başka bir faaliyette bulundular mı acaba?
Bu önemli bir ayrıntı…
İkinci önemli ayrıntı ise şu…
Halil Falyalı’nın kardeşi Hüsnü Falyalı, çok değil, Mart 2016’da İspanya’da yakalandı ve tutuklandı. Gerekçe aynıydı: Kara para aklama ve internetten yasadışı bahis oynatma…
Yani Falyalıların bir ayağı da İspanya’ydı. İşin ilginç yanı şu ki, Hüsnü Falyalı ‘muhteşem’ bir operasyonla İspanya’daki hapishaneden kaçırıldı ve Kıbrıs’a getirildi.
Peki bunu nasıl başardılar?
İddia o ki, Güney Kıbrıs’ta bulunan Rum mafyası sayesinde…
Antonis Fanieros…
Ne ilginçtir ki Fanieros da yasadışı bahis, uyuşturucu ve kara para işleri yapıyordu. Bu konuda defalarca yargılandı, ceza aldı, tutuklandı…
Kıbrıs adasında da en yakın ahbabı kimdi dersiniz!
Tabii ki Halil Falyalı…
Hatta Falyalı’nın kendisine daha önce saldırı olduğunda Güney Kıbrıs’a gidip Fanieros’un evinde kaldığı konuşulur.
Bu ikilinin Kıbrıs’ta yat limanlarında yaptıkları işlerden tutun da, yatlardaki ticarete kadar birlikte çok iş yaptığı iddia edilir. Birçok malın buralardan İspanya’ya oradan da tüm Avrupa’ya gönderildiği ileri sürülür. Ya da bu güzergah çoğu zaman Güney Kıbrıs Rum Kesimi olur.
Şimdi gelelim en önemli iddiaya.
6 Şubat’ta yakalanan Gine açıklarındaki Türk bayraklı balıkçı teknesini ihbar edenin Falyalı olduğu ileri sürülüyor. Falyalı’nın bu ihbarı İspanyol makamlarına verdiği, bu nedenle operasyonu yapanların İspanyol makamları olduğu iddia ediliyor. Yoksa İspanya’nın Gine açıklarında bulunan bir tekneye yapılacak operasyonda ne işi olur?
… ve bu operasyon sonrasında yaklaşık yarım tonluk kokaini yakalatan, 10 adamı gözaltına alınan kişiler kim?
Bu kişiler bir şeylerin öcünü mü aldı?
***
Şimdi artık çok şey değişecek Kıbrıs’ta… Hatta Türkiye’de de…
Bugün, yarın değil ama çok kısa bir süre sonra Falyalı’nın mallarının üzerine kim ya da kimler konmaya çalışacak?
Aslında savaş şimdi başlayacak!
***
Son cümle olarak da şunu söyleyeyim… Falyalı’nın bu trafiği yıllardır bilinirdi ve AKP bu süre zarfında bunun için ne yaptı?
Sizce işbirliği yaptı mı?
Kıbrıs’ta hangi siyasetçiler Falyalı’nın kontrolündeydi?
Falyalı hangi ihanet süreçlerine girdi de bunlara neden kimse tek ses çıkarmadı?
Onları da yakında yazarız…