Kıbrıslı Türk lider Mustafa Akıncı, “Ocak ayı Kıbrıs’ın geleceği için, Kıbrıs Türk halkının geleceği için, özellikle Kıbrıs’ın genç kuşaklarının geleceği için son derece hayati bir dönemdir.” dedi.
Mustafa Akıncı, “Ocak ayı Kıbrıs’ın geleceği için, Kıbrıs Türk halkının geleceği için, özellikle Kıbrıs’ın genç kuşaklarının geleceği için son derece hayati bir dönemdir.” dedi.
Akıncı, Brüksel temasları çerçevesinde, Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Martin Schulz ile görüşmesinin ardından açıklamalarda bulundu.
“Artık bir yol haritamız var”
AP Başkanı Schulz’la, Kıbrıs’ta gelinen son aşamayı değerlendirdiklerini belirten Akıncı, “Artık bir yol haritamız var. 9 Ocak’ta Cenevre’de buluşuyoruz. 3 gün sürecek görüşmelerden sonra 12 Ocak’ta Türkiye’nin, Yunanistan’ın ve İngiltere’nin de dahil olacağı 5’li bir konferansa geçiyoruz.” diye konuştu.
Akıncı, görüşmelerde bu yol haritasının ve gelinen bu noktanın ne kadar önemli olduğunun ele alındığına dikkati çekerek, şunları söyledi:
“Kıbrıslı Türklerin öteden beri var olan kararlılıklarını, çözüm isteyen Kıbrıs Türk halkının haklarını sonuna kadar koruyan ama aynı zamanda diğer toplumunda birlikte ortaklık yapacağı, diğer toplumunda haklarını görmezden gelmeyen meşru çizgimizi bir kere daha ayrıntılı olarak izah ettik.
Eşitliğimizin, özgürlüğümüzün, güvenliğimizin bir çözüm için olmazsa olmaz unsurlar olduğunu ama bunları yalnız kendimiz için değil diğer toplum için de istediğimizi etraflı olarak anlattık. İzah ettik.”
Konulara çağdaş yaklaşım
Görüşmelerde, konulara çağdaş bir yaklaşımlarla girdiklerini ve kendi haklı oldukları noktaları ısrarla savunurken aynı zamanda diğer toplumunda meşru haklarını görmezden gelmediklerini belirten Akıncı, karşı taraftan çok büyük bir anlayış gördüklerini, konumlarının, davalarının ve düşüncelerinin çok daha anlaşılır olduğunu anlattı.
“50 yıllık sorunu el birliğiyle mutlu bir sonuca götürme gayreti içerisinde olacağız”
Akıncı, Kıbrıslı Türk toplumunun temsil edildiği gerekli tüm platformlarda seslerini aynı kararlılıkla duyurmaya devam edeceklerine dikkati çekerek, “Ocak ayı Kıbrıs’ın geleceği için, Kıbrıs Türk halkının geleceği için, özellikle Kıbrıs’ın genç kuşaklarının geleceği için son derece hayati bir dönemdir. Öyle inanıyorum ki bunu hem kendi içimizde, Kıbrıslı Türklerin siyasal yapılanması içerisinde, hem de bugüne kadar yaptığımız gibi Türkiye ile de yakın istişare ve diyalog içerisinde artık bu 50 yıllık sorunu el birliğiyle mutlu bir sonuca götürme gayreti içerisinde olacağız.” değerlendirmesinde bulundu.
Empati yapmalı
Rum tarafındaki yetkililerinde empati yapması ve benzer duygu ve düşünceleri paylaşması gerektiğine işaret eden Akıncı, “Başta Anastasiadis olmak üzere onlarda aynı yaklaşımı sergilerler ve Kıbrıs’ta artık herkesin evet diyebileceği, referandumlarda gönül huzuru içerisinde oy verebileceği mutlu bir sonuca hep birlikte ulaşabilelim.” ifadelerini kullandı.
Gün içerisinde Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ile bir görüşme gerçekleştirdiğini anlatan Akıncı, AB Komisyon Başkanı Jean-Claude Juncker’le bir araya geleceğini belirtti.
AB’nin desteği
Akıncı, AB Komisyonu’nun Kıbrıs konusunda üzerine düşeni yapması gereken konular bulunduğuna dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bunlardan bir tanesi tabii Kıbrıslı Türk toplumunun tüm kurumlarıyla AB’ye daha da hazır hale getirilmesi için daha hızlı bir sürecin yaşanması lazım. Bunun ötesinde, bulunacak olan çözümün yaşama geçmesi bir takım desteklere ihtiyaç gösterecektir. Büyük hayaller içerisinde olmamakla beraber mutlaka AB’nin de ciddi bir finansal desteğinin de olacağını beklememiz lazım. Bu bize geçen yıldan beri söylenen bir şeydi. ‘İhtiyacınız olduğu zaman ortadan kaybolmayacağız’ Sayın Juncker’e ait sözlerdir. Bu sözleri de hatırlatacağız tabii.”
