Rüzgâr enerjisi türbinlerinin görüntüsünü “iğrenç” olarak nitelendiren yeni ABD Başkanı, yürürlüğe koyduğu bir dizi başkanlık kararnamesiyle fosil yakıtların yükselişini destekledi, temiz enerjiye desteği azalttı.
Göreve yeni başlayan 47. ABD Başkanı Donald Trump, yürürlüğe koyduğu bir dizi başkanlık kararnamesiyle fosil yakıtların yükselişine, temiz enerjiye verilen desteğin azaltılmasına ve ABD’nin, tırmanan iklim krizini kontrol altına alma mücadelesinden çekilmesine verdiği desteği açıkça ortaya koydu.
Bianet’in aktardığı The Guardian’da yer alan habere göre Trump, pazartesi günü yaptığı konuşmasında “Sondaj yapacağız, bebeğim, sondaj. Başka hiçbir üretici ulusun sahip olamayacağı bir şeye sahibiz – dünyadaki herhangi bir ülkenin sahip olduğu en büyük petrol ve doğal gaz miktarı ve bunu kullanacağız,” dedi.
Trump, aynı konuşmada ABD’lilerin enerji maliyetlerini bir yıl içinde yarıya indirme sözü verdi.
Trump’ın imzaladığı yürütme kararlarından bazıları şöyle: Paris İklim Anlaşması’ndan çekilme, ABD eski Başkanı Joe Biden’ın iklim politikalarını iptal etme, sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ihracat kısıtlamalarını kaldırma, Alaska’da sondajı artırma, rüzgâr enerjisi gelişimini durdurma ve elektrikli araçları azaltma.
Trump’ın gerekçeleri
Paris İklim Anlaşması: Trump, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS) kapsamında, iklim krizinin etkisinin azaltılması için 2015 yılında imzalanan Paris İklim Anlaşması’ndan çekilme girişimini yeniden başlattı. Trump, iklim krizinin “dev bir aldatmaca” olduğu görüşünden hareketle bu tür anlaşmaları anlamsız bulmakla kalmıyor, aynı zamanda ABD’ye karşı da adil olmadıklarını düşünüyor.
Biden’ın iklim politikalarının iptali: Trump’ın Biden döneminden kalan ve iptal ettiği 78 karar arasında iklimle ilgili finansal risk, Kuzey Kutbu’nun korunması ve çok taraflı iklim eyleminin artırılmasına odaklananlar da dahil olmak üzere, çevre odaklı birçok yürütme kararı var.
LNG ihracat kısıtlamalarının kaldırılması: ABD Enerji Bakanlığı, sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ihracatındaki artışın ABD’deki hanelerin elektrik ve gaz maliyetlerini artıracağını, iklim krizini daha da kötüleştireceğini ortaya koysa da Trump, LNG ihracatı kısıtlama kararını iptal etti.
Alaska’da sondajı artırma: Yeni başkan, kararnamelerde ABD’nin yüzölçümü açısından en büyük eyaleti olan Alaska’ya özel bir önem verdi. Bu kapsamda, ABD’nin en yüksek dağı olan Denali’nin adının Mount McKinley olarak değiştirilmesini talep ederek eyaletin geniş alanlarında sondaj ve ağaç kesimini artırmayı amaçlayan ayrı bir kararname yayımladı.
Rüzgâr enerjisi gelişimini durdurma: Trump uzun zamandır rüzgâr enerjisini küçümsüyor, türbinlerin görüntüsünü “iğrenç” olarak nitelendiriyor ve onları yanıltıcı bir şekilde kuşların ve balinaların orantısız ölümlerine neden olmakla suçluyor.
Elektrikli araçları azaltma: Trump, elektrikli araçlara yönelik federal desteği hedef alarak, 2030 yılında satılan tüm yeni araçların yarısının elektrikli olmasını amaçlayan 2021 tarihli bir kararı iptal etti. Rotunda’da yaptığı konuşmada “Yeşil Yeni Anlaşma’yı sona erdireceğiz ve elektrikli araç zorunluluğunu iptal ederek otomobil endüstrimizi kurtaracağız,” dedi.
Bilim insanları, geçtiğimiz yılın (2024) kaydedilen en sıcak yıl olması ve Los Angeles’ın yıkıcı orman yangınlarına maruz kalmasının da gösterdiği gibi, iklim krizinin giderek kötüleşen etkilerinden kaçınmak için dünyanın acilen fosil yakıtlardan uzaklaşması gerektiğini söylüyor.
Eski başkan yardımcısı Al Gore’a göre ise Trump’ın “performatif eylemleri” fosil yakıt endüstrisinin önümüzdeki dört yıl boyunca ABD’de sahip olacağı yaygın etkiyi gösteriyor.
