Yazar: Chrystalla Hadjidemetriou
ENGLISH (İNGİLİZCE) ΕΛΛΗΝΙΚΑ (YUNANCA)
Kaynak: İSTASYON ŞEFİNİN YÜKSELİŞİ VE KOKUŞMUŞ SİSTEM
Çeviri ve Görsel: Penna
Haftaya, yeni bir sayfa açacağız. Başka haberler gündem olmaya başladı bile. Kardashian’lar, Madonna ve İngiltere’nin prensleri… Hepsi birer sakinleştirici görevi görerek, kısa bir an için hayatın bu insanların sahte dramlarının ötesinde sorunsuz olduğu yanılsamasını yaratıyor. Tabi bu çok işe yarıyor. Bizi yönetenlerin umursamadan işlerine devam etmelerini sağlıyor. Ama unutmamamız lazım. Sadece bu tarifsiz trajedinin onlarca kurbanı için değil, hepimiz için. [Hayatımız] Başkalarının ellerine teslim edildiğinde kendimizi güvende hissedebilelim diye. Trende, uçakta, ameliyathanede, sınıfta… Yaşananlardan etkilenen tek ülke Yunanistan değil. Sadece iki evladımızı kaybettiğimiz için değil, kendi sistemimiz de aynı bozukluklardan mustarip olduğu için.
Şu anda, suçu bu ölümcül hatayı işleyen istasyon şefine yükleme girişimi olabilir – ve sorumluluk gerçekten onundu – ancak gün ışığına çıkan bilgiler, bizim ve Yunan toplumunun üzerine inşa edildiği temellerin ne kadar çürük olduğunu ortaya koyuyor. Söz konusu adam 59 yaşında ve OSE’de [Yunanistan Demiryolları Örgütü] bir vagon görevlisi olarak çalışmaya başlamış.
On yıl önce, kurum içerisinde yeniden yapılan bir düzenleme kapsamında, başka bir devlet kurumuna, Eğitim Bakanlığına transfer edilmiş ama oradaki pozisyonu ve görevinin ne olduğu bilinmiyor. Bir yıl önce, Demiryolları Örgütüne geri dönmüş ve hızlı bir eğitimin ardından – altı aylık – Larissa’da istasyon şefi olarak görevlendirilmiş. Münhalin detaylarına bakıldığında, bu pozisyon için adayların 42 yaşından daha büyük olmaması gerekiyor. Raporlara göre, Larissa için iki ayrı münhal vardı: Biri deneyim gerektiren İstasyon Şefliği pozisyonu, diğeri ise hiçbir deneyim aranmayan bir pozisyon.
Söz konusu adamın deneyimi vardı, ancak vagon görevlisi olarak. Yine de çok büyük sorumluluk gerektiren bir göreve getirilmişti. [Bu kişide] Hangi nitelikler arandı, hangi vasıfları yeterli görüldü, kim aracı oldu, nasıl bir desteği vardı? Tüm bu insanlar geceleri rahat uyuyabiliyor mu? Tek sorumlu o mu?
Bu kadar ciddi bir sorumluluğu tek bir kişiye yüklemekle kalmadılar, bu kişinin, en azından, resmen gerekli olan vasıflara sahip olup olmadığından emin olmadılar. Demiryollarını modernleştirmeden milyarların kaybedilmesi yetmedi, hayatta olmalarının şansa bağlı olduğunu bilmeyen insanlarla dolu trenlerin hareketini kontrol etmek de bir vagon görevlisi niteliklerine sahip bir adama bırakıldı, ama bazen şans yeterli olmuyor.