Ulusal Birlik Partisi’nin 46. yılı bütün ihtişamıyla kutlanıyor. 1974’ün arifesinde 1975 yılında TMT’nin siyasi kanadı olarak kuruldu UBP. TMT cinsel yönelimi farklı insanlara, sosyalistlere ve dönemin liderliğine karşı çıkan milliyetçilere bile yapmadığını bırakmadı.
TMT muhalif kesimleri tetikçileri aracılığıyla katletti. Bazı tetikçiler hâlâ yaşıyor. Bazılarımızın dedeleri, amcaları veya dayıları… O tetikçiler UBPli. KKTC devletine uzun zaman muhalifler istihdam edilmedi. Bir çok aydınımız şairimiz, müzisyenimiz, karikatür sanatçımız, yazarımız, siyasetçimiz UBP yüzünden çok ağır bedeller ödedi.
Bazıları tehdit edildi bazıları çoluk çocuğuyla sınandı bazıları sürgün oldu bazıları kendi memleketinde sürgün hayatı yaşadı. kktc’nin ilanında bile başta Denktaş ve UBP’nin diğer kadroları dönemin muhaliflerini ölümle tehdit etti. kktc demokratik yollardan kurulamazdı kurulmadı da zaten. UBP kuzeydeki rejimin içine partililerini yerleştirdi. UBPli bir aile olup ailesinden bu devlette memur olarak çalışmayan biri var mı merak ediyorum doğrusu.
Devlette memur olarak çalışmıyorsa tüccardır büyük ihtimal. Merak ediyorum UBPli olup bu memlekette sürünen var mı, diye… UBP bu gücünü nereden alıyor? UBP’nin kurulduğu yıldan itibaren 90 milyonluk bir ülkeden kücücük ülke yarısına binlerce insan getirildi. UBP gücünü kurulduğu günden bugüne nereden alıyor?
Bu ülkede Kıbrıslıtürkler bir avuç kaldı. İki avuç değildir. Kendi kültürünü yaşayamayan, kendi edebiyatını okullarında okutamayan, kendi ağzını şivesini kendi okullarında kullanılması yasaklanan, kendi tarihini okullarda okuyamayan, polisini, askerini merkez bankasını kendi yönetemeyen bir avuç insan her ikide bir Türkiye’yi ne kadar sevdiğini gösterme telaşı içindedir. Bir allahın kulu da çıkıp demez mi yahu biz bu ülkede bu insanlara yapmadığımızı bırakmadık. Bir allahın kulu demez mi yahu buradaki bütün kültürel dokuyu mahvettik.
Kendi ülkesinde kendi kendini yönetmek isteyenler, kendi iradesinin çiğnenmesine karşı çıkanlar ırkçılıkla ötekileştirilmeye çalışılıyor. İşte UBP sömürgeciyle işbirliği içinde çizilen bu tablonun mimarıdır. Çavuşoğlu bu ülkede ister Kıbrıslıtürk olsun ister olmasın demişti. Biz varlığımızı bu ülkede sürdüreceğiz demişti. UBP yok olan bir halkın kemikleri üzerinde 46. yılını kutluyor.
Biz daha bitmedik UBP. Bir avuç yurtsever bu ülkede bu direnişi başlatacaktır. Bu özgürlük hattını bu direnişçiler kuracaktır. Sizlerden hesap sorulmaya 22 Mayıs 1958’den itibaren başlanılacaktır. Leman Erkurt’a atılan o ilk kurşunu bu ülkenin yurtseverleri hâlâ yüreğinde hissediyor. Savaş mahkemelerinde teker teker hesap vereceksiniz!