Sol Hareket Genel Sekreteri Abdullah Korkmazhan yaptığı yazılı açıklamada, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi‘nin (BMGK) Kıbrıs ile ilgili son açıklamasının Maraş ve iki devletli çözüm konusunda yürütülen politikanın içi boş hamaset olduğunu bir kez daha ortaya koyduğunu vurguladı.
Yazılı açıklama yapan Kormazhan, “Kıbrıs sorununda içi boş hamaset ile hiçbir yere varılamayacağı bir kez daha ortaya çıkmıştır. BM Güvenlik Konseyi kararlarını rağmen bir Kıbrıs politikası kendini kandırmaktan başka bir şey değildir” dedi.
“Erdoğan ve atanmış kayyum Tatar’ın BM Güvenlik Konseyi açıklamasını tanımadıkları yönündeki açıklamaları hamasete devam etme yönünde inatlarının devam edeceğini göstermektedir” diyen Korkmazhan, Kıbrıs sorununu seçim ve iç politika malzemesi yapma uğruna uluslararası hukuku yok sayan bu anlayışın başarısız olmaya mahkûm olduğunu vurguladı.
“BM kararları uygulansın”
Maraş ile ilgili atılacak her adımın 550 ve 789 nolu BM Güvenlik Konseyi kararlarına uygun olmasının şart olduğunun bir kez daha görülüğünü vurgulayan Korkmazhan, son açıklamada Maraş ile ilgili BM kararlarına aykırı adımların kınadığının ve bu adımların derhal geri alınmasının istendiğini belirtti.
Kormazhan, Kıbrıs sorununun çözüm şeklinin BM Güvenlik Konseyi kararlarında belirtildiği gibi tek egemenliği, tek vatandaşlığı ve tek uluslararası temsiliyeti olan siyasi eşitliğe dayalı iki toplumlu, iki bölgeli federasyon olduğunu bir kez daha karara bağladığını ve iki devletli çözümü reddedildiğini vurguladı.
Korkmazhan, “Maraş güven arttırıcı önlemler çerçevesinde BM kontrolüne devredilerek yasal sahiplerine iade edilmeli, müzakere süreci BM parametreleri temelinde federasyon hedefi ile yeniden başlatılmalıdır” dedi.
“Çözüm güçleri bir araya gelmeli”
Demokrasi, çözüm ve barış güçlerinin dağınık olması ve gerçek anlamda bir güç birliği oluşturamamış olmaları nedeniyle hamasete dayalı politikanın ve kayyum rejiminin Kıbrıslı Türk toplumunun iradesine rağmen ileriye taşındığını kaydeden Korkmazhan, en geniş demokratik birliğin biran önce sağlanmasının şart olduğunun altını çizdi.
Bu bağlamda meclis içi ve dışı muhalefete çağrılarını yinelediklerini vurgulayan Korkmazhan, “Meclis içi muhalefetin sine-i millete dönerek, meclis dışı muhalefet ile en geniş demokratik birliği ve ortak muhalefet programını oluşturması kaçınılmazdır. Bunun için çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
