TC iktidarının finansörü olduğu, Kıbrıs’ın 21 Aralık 1963 ve sonrasının anlatılacağı dizi, dün akşam TRT ekranlarında yayın hayatına başladı. Kıbrıs’ın kuzeyinde galası da gerçekleştirilen etkinliğin ardından, sosyal medya dizi ile ilgili pek çok eleştiri geldi. Tarihi gerçeklerden tamamen yoksun şekilde kurgulanan diziyle ilgili sosyal medyada yapılan ve derlediğimiz bazı yorumları bilginize getiriyoruz.
Nazım Beratlı: Senaristin hayalleri anlatılıyor
Yazar ve akademisyen Nazım Beratlı kişisel sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, dizide gerçeklerin değil, senaristlerin hayallerinin anlatıldığını kayedetti. Beratlı’nın açıklaması şöyle:
“Bu film olmadı be insanlar, kimse kusura bakmasın… Gerçekler değil, senaristin hayalleri anlatılıyor. Dört tane yazıp, kesecem:
a) 1950 Kıbrıs’ını anlatıyor, fon müziği 1980’lerde Türkçe söz yazılmış iki tane Rumca türkü…
b) 1955’te Kıbrıs’ta 30 bin İngiliz askeri ve sadece 232 EOKA mensubu vardı… Bu filmde kamyonlar dolusu ortalıkta geziyorlar.
c)Trafik kâh sağdan gidiyor, kâh soldan…
d) Ayrıntılar uydurma… EOKA’nın elinde bir tek Thompson makineli tabanca vardı. Bu filmde her silah göstereceğinde thompson taşıyor adamlar.
Ne anlatacaksa anlatsın ama müsamere gibi anlatıyor. Üzgünüm…”
Mete Hatay: Dizi her açıdan rezalet
Araştırmacı Gazeteci Mete Hatay, yaptığı açıklamada, dizinin her açıdan rezalet olduğunu ifade ederek, yapılmaya çalışılanın rezaletten öte ürkütücü olduğunu söyledi. Açıklama şöyle:
“Dizi her açıdan rezalet ama yapmaya çalıştıkları şey rezalet ötesinde ürkütücü. Bir toplum ancak bu kadar tarihsizleştirilip Türkiye hükümetinin şovenist fantezisinin zavallı bir figüranı haline getirilebilirdi. Bu korkunç propaganda malzemesinin yapımına katkı koyan herkesi kınarım. Yazıklar olsun.. Bu şekilde Kıbrıslı Türklerin gerçekten yaşadığı trajedinin inandırıcılığına da büyük darbe vuruyorsunuz!”
Mehmet Ekin Vaiz: Halk kendi hikayesini önce kendi anlatmalı
Reklamcı ve Yönetmen Mehmet Ekin Vaiz ise kişisel sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, TRT’de yayınlanan dizinin Türkiye’nin Kıbrıs’a bakış açısını anlattığını ifade ederek, hikaye anlatmanın devletlerin dönemsel politikalarına bırakılamayacak kadar ciddi bir iş olduğunu belirtti.
Açıklama şöyle:
“Diziyi izledik burda farklı beklentiler içine girmemek lazım. Devlet televizyonları, Devletlerin bakış açısını anlatmak için bu işi yapar. TRT, Türkiye’nin Kıbrıs’a bakış açısını anlatıyor. BBC yapsa İngiltere’nin konuya bakış açısını anlatacak. Burada sorulması gereken soru BRT neden bugüne kadar bu tip bir prodüksiyon yapamadı, yapamıyor veya yapamayacak? Günlerce tartışabiliriz. Sonuç önemli. Bu gece gördük ki her halk kendi hikayesini önce kendi anlatmalı. Hikaye anlatmak sadece devletlerin dönemsel politikalarına bırakılmayacak kadar ciddi bir iştir…”
