• Künye
  • Dayanışma
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası
Salı, Mayıs 13, 2025
Bulamadık
Tümünü Gör
Gazeddakıbrıs
22 °c
Nicosia
  • ANA SAYFA
  • HABER
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
    • SANAT
    • KORONAVİRÜS
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
        • PENNA
      • DÜNYADAN YAZARLAR
        • PROJECT SYNDICATE
    • RÖPORTAJ
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • TÜM İÇERİK
  • ANA SAYFA
  • HABER
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
    • SANAT
    • KORONAVİRÜS
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
        • PENNA
      • DÜNYADAN YAZARLAR
        • PROJECT SYNDICATE
    • RÖPORTAJ
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • TÜM İÇERİK
Bulamadık
Tümünü Gör
Gazedda
Bulamadık
Tümünü Gör
Ana Sayfa HABER DÜNYA

Hrant Dink 14’üncü yılında anıldı: “Aptal olduğunu kanıtlamaya çalışan bir devlet var”

Gazedda Gazedda
19 Ocak 2021
Okuma Süresi: 11 dk
A A
https://bsky.app/profile/gazeddakibris.bsky.socialhttps://www.threads.net/@gazeddakibris

Türkiye’de Agos gazetesinin kurucularından ve eski Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in katledilmesinin üzerinden 14 yıl geçti. Anma töreni, bu yıla mahsus olarak salgın nedeniyle sanal ortamda yapıldı.

Geleneksel anma konuşmasını yapan Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş, “Gelin kardeşlerim, gelin el ele verelim. Omuz omuza kaldıralım artık cenazemizi. Bitirelim ortak matemimizi” ifadelerini kullandı. Rakel Dink de eşinin öldürüldüğü Sebat Apartmanı’nın önünden seslendi: “14 yıldır katil olmadığını kanıtlamak için adeta aptal olduğunu kanıtlamaya çalışan bir devlet var…”

Türkçe-Ermenice olarak yayımlanan Agos gazetesini bir grup arkadaşıyla birlikte 1996 yılında kuran gazeteci Hrant Dink, öldürülüşünün 14’üncü yılında çeşitli etkinliklerle anıldı.

Her yıl Dink’in öldürüldüğü Agos gazetesi önünde gerçekleştirilen geniş katılımlı anma töreni ise bu yıl Covid-19 salgını nedeniyle çevrimiçi olarak gerçekleştirildi.

Geleneksel ‘balkon’ konuşmasını Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş yaptı ve 23,5 Hrant Dink Hafıza Mekanı‘ndan seslendi:

“Merhaba sevgili dostlar, güzel insanlar, kardeşlerim.

Asla kabullenmediğimiz, yıllar geçse de alışmadığımız, alışmayacağımız, derin yaramız,

Dostumuz, abimiz, öz kardeşimiz, Hrant’ımız için, işte yine bir aradayız.

Bu yıl salgın koşulları, bu şekilde bir araya gelmemize el veriyor. Birbirimizin gözlerini göremiyoruz belki ama yürek atışlarımızı duyabiliyoruz.

Siz, her yıl Agos’un önünde toplananlar, buraya gelemeyip de dünyanın dört bir yanında yüreği bizimle atanlar, sadece yitirdiğimiz bir değeri anmıyoruz, arıyoruz da aynı zamanda.

Adaleti arıyoruz, avuçlarımızdan kayıp giden barışı arıyoruz. Gülüşümüzü kaybettik. Neşemizi, yaşama sevincimizi…

Yine toplandık işte, arıyoruz.

Yaslıyız. Bitmiyor matemimiz.

Bitmiyor çünkü cenazemiz halen yerde.

Bunca omuz yan yana geldik de kaldıramadık cenazemizi. Çünkü ağır. Vebali ağır, mirası ağır, vasiyeti ağır.

O nedenle arıyoruz.

Biliyorum, bulmadan durmayacağız. Biliyorum, çok yakınız.

Kaldıracağız cenazemizi. Düştüğü yerden kaldıracağız. Toprağa gömmek için değil, kardeşlik çınarı niyetine toprağa ekmek için.

Hrant’ın sevgili dostları, kardeşlerim,

Belki uzun sürdü arayışımız, gecikti baharımız. Hrant’a verdiğimiz sözler halen yerini bulmadı. Aslında bu gecikme ne toplumun suçudur ne de ezilenlerin ve ötekilerin.

Bütün mümkünler gözümüzün önünde dururken uzanıp tutmaya cesaret edemeyen toplumun öncülerindedir büyük eksiklik. Bütün mesele uzanıp tutmakta, buna cüret etmekte, bu cesareti göstermektedir. Ama yılmak yok. Biz de tıpkı sevgili Hrant’ın yaptığı gibi, intikam duygularına teslim olmadan akılla, sabırla, sevgiyle ama ille de dirençle sarılacağız umuda. Bunca kutuplaşmanın, düşmanlaştırmanın, gerilimin içinden sağduyuyla çıkışın yolunu bulmak zorundayız. Bu kadar kaotik ve karmaşık görünen durumdan kurtulmak aslında çok da basit. Yapmamız gereken tek şey bir araya gelmektir. Demokrasi için yan yana durmaktır. Biz kadınlar bunun için öncülük yapabilecek güce, inanca ve cesarete sahibiz. Gelin önce biz kadınlar birleşelim. Adaletsizliğe karşı, her türlü şiddete karşı, yoksulluğa karşı büyük bir kadın demokrasi ittifakı kuralım. Nefessiz kalmış topluma bir yol açalım. Bunun için daha ne kadar bekleyeceğiz? Ne olmasını bekleyeceğiz?

Bizi birleştirecek şey bir lider, bir parti, bir kurtarıcı değil, sadece kendi ellerimizdir. Gelin el ele verelim. Yarınlarımızı, çocuklarımızın geleceğini kurtaralım.

Aksi takdirde Hrant’a verdiğimiz sözün gereğini nasıl yerine getireceğiz? Mahcup olmadan, nasıl her yıl bir araya geleceğiz?

Umuda dair şöyle seslenmişti Gülten Akın:

Karayı kaldırın, mavi koyun, umudumu yitirmedim.

Beni çağırın, gülümserken uykunun bir yerinde.

Eliniz beyazken uzatın isterim.

Karayı kaldırın, sevgi koyun umudumu yitirmedim.

Güz gelirken bir yanı kara sevdalarla,

Avcumda bu yavru kuş varken tedirgin.

Sizde tutunacak, yaslanacak kollar.

Biraz daha durun, biraz daha.

Karayı kaldırın, mavi koyun, umudumu götürmeyin.

Değerli dostlar, sevgili kardeşlerim,

Hemen şuracıkta, Urfa’da, Göbeklitepe’de on iki bin yıllık bir köy duruyor. Dünyanın en eski köyü, en eski mahallesi, en eski evi. Orda yaşayanlar kimdi, bilmiyoruz. Nasıl yaşadılar, bilmiyoruz. Acılarını, sevinçlerini, korkularını, hayallerini bilmiyoruz. Bugün yaşasalardı kendilerine Türk mü derlerdi, Ermeni mi, Kürt mü bilmiyoruz. Hangi dine inanırlardı, hangi partiye oy verirlerdi, bilmiyoruz. Bildiğimiz ve emin olduğumuz tek bir kimlikleri vardı onların: İnsan. İlk, onlar kazdı toprağı. İlk, onlar tohum ekti Mezopotamya’ya. Sonra biz gelmeye başladık. Yaşlı kıtanın dört bir yanından. Onar onar, yüzer yüzer, biner biner. Milyon olduk sonra. En son 84 milyon. Ve o günden beri bu topraklar en çok kimindir diye kavga ediyoruz. Yüz yıldır kavga ediyoruz. Bin yıldır kavga ediyoruz. Beş bin yıldır kavga ediyoruz.

Kavga ediyoruz dediğime bakmayın. Kavgayı başkaları ediyor aslında. Biz sadece dayağı yiyoruz. Çünkü kavga mülkiyet kavgası. Egemenlik, üstünlük kavgası. Saltanat, şatafat, iktidar kavgası. Biz sadece direniyoruz. Hayatta kalabilmek için. İnsan kalabilmek amacıyla direniyoruz. Eşitlik için, adalet için, barış için, kardeşlik için, emeğin hakkı için direniyoruz. Ve diyoruz ki, bizim kendi aramızda paylaşamayacağımız hiçbir şeyimiz yok. Bu ülke hepimizin. Bu topraklar hepimizin. Hakça, eşitçe, adil bir yaşam mümkündür ve yakındır, biliyoruz.

Dört milyar yaşındaki yaşlı ve yorgun gezegenimizin son on iki bin yılında nasıl bu hale gelebildik, insan olmaktan nasıl bu kadar uzaklaşabildik, herkesi bir defacık olsun bunu düşünmeye davet ediyorum. Nasıl unuttuk bunca ortak değerimizi, ortak acımızı, ortak sevincimizi? Nasıl bırakabildik cenazemizi yerde? Nasıl yarattık bu ortak utancımızı?

Gelin kardeşlerim, gelin el ele verelim. Omuz omuza kaldıralım artık cenazemizi. Bitirelim ortak matemimizi. Bakın, yerde yatanın bir tane kimliği var: insan. Ama adı Hrant, adı Tahir, adı Berkin, adı Ali İsmail, adı Eren, adı Ceylan, adı Yasin, adı Medeni, adı Ethem, adı Uğur, adı Taybet, adı Aybüke, adı Ekrem ama adı insan. Korkmayın kardeşlerim. El ele verin. Omuz verin bu cenazeye. Kimse tek başına kaldıramaz bunca yükü. Dedim ya, ağırdır vebali. Ağırdır vasiyeti. Katillerimizin karanlığına teslim olmadan, kayıplarımızın hatırasında buluşmaya davet edelim birbirimizi.

Başarabiliriz güzel kardeşlerim. Başarmak zorundayız. Nem gibi bedenimize yapışmış bu kötülüğü yara yara, güneşli yarınlara, aydınlık geleceğe ulaşacağız. Umudumuz zulümden büyük, çünkü siz varsınız. Çünkü bizler varız. Çünkü bizler, özgürlüğe ant içmiş milyonlarız. Çünkü biz insanız.

Cesur olalım güzel kardeşlerim ve inanalım. Hep birlikte kazanacağız, mutlaka kazanacağız.

Son olarak, Selahattin’in cezaevinden gönderdiği bir şiirle bitirmek istiyorum.

Gümbürdüyor yerin altı.

Sarsılıyor gök kuleler.

Özgürlüğe gebe toprak,

Doğuracak bizi yeniden.

Ellerim ceplerimde, adımlarım minnetsiz.

Gamsız yürüyorum mezar diplerinden.

Ölülerimize yeminimiz var,

Dirilerimize müjdemiz.

Üşüyen çocuklar güneşten emsin.

Öksüz kalmış aşıklar kavuşsun.

Alın terine sevda karışsın diyedir, kavgamız.

Bir madalya takılmayacak göğsümüze.

Olsa olsa yağlı bir ilmek, boynumuza.

Belki kör bir kurşun, sırtımıza.

Ne adımız vardır bizim ne pasaportumuz.

Düştüğümüz yerden tanırsın bizi.

Kır çiçekleri biter toprağımızda.

Ya da bir gelincik, bütün kızıllığıyla.

Zulme isyan etmiş toprağın çocuklarıyız biz.

Geliyoruz olanca heybetiyle.

Az kaldı bak, gümbürdüyor yerin altı.

Sarsılıyor gök kuleler.

Özgürlüğe gebe toprak,

Doğuracak bizi yeniden.

Hepinize en içten sevgi saygılarımla. Hrant’ın her daim güzel anısına hürmetle.

Քեզ երբեք պիտի չմոռնանք Հրանդ եղբայր. Em te ji qet bîr nakin birayeminê eziz.

Teşekkür ediyorum. Շնորհակալություն. Gelek spas.”

Dink’in konuşmasının tamamı ise şöyle:

Sevgili dostlar, 14 yıldır buradayız.

Bugün pandemi şartlarıyla, acıları ve bilinmezlikleriyle buradayız. Biliyorum ki, yürekleri burada çarpanlar çok çoktur.

Burası unutturulmak istenen konuların hatırlandığı, hatırlatıldığı bir yer oldu. Burası acılarda kardeş olmayı öğrendiğimiz yer, acıları paylaşma, yüzleşme, yüzleştirme yeri oldu. Adalet ve doğruluk arayanların, isteyenlerin bir araya geldiği yer oldu. Bu alan devletin işlediği, göz yumduğu, duyarsızca, acımasızca cevapsız, sonuçsuz bırakılan cinayetlerin, davaların dile getirildiği yer oldu.

Bir kılıç artığı torunu olarak, yüzyıldır yaşadığımız acıları inkar etmek, yalanlamak yetmedi bir de “sözde soykırım” diyerek, yalanlarına tüy diktiler. Birilerini acıtıyor muyuz, incitiyor muyuz diye hiç düşündünüz mü? Ermeniye sonu gelmeyen düşmanlığınız, hakaretleriniz, aşağılamalarınız, kininiz, öfkeniz gerçekten artık yoruyor. Siz hiç yorulmadınız mı? Yazık. Susmak, pişkinlik utanç verici. Rab yardımcımız olsun.

“Gördüğü insan kardeşini sevmeyen, görmediği Allahı seviyorum diyen yalancıdır.” diyor Tanrı Sözü.

Tekrarlanmaması için, sorumluluk, duyarlılık, adalet ve doğrulukla pişmanlık gerekiyor. İtiraf,  özür ve tövbe gerekiyor.

Sevgili dostlar, o kadar çok biriken acılar, katliamlar, cinayetler, yaslar, davalar var ki, acımızı dile getirmekten utanır olduk. Vatandaşıyla sorunları bitmeyen bir devletimiz var maalesef… Halbuki  öldürmekten, düşmanlıktan, savaştan kim ne kazanmıştır, ölümün, yasın, acıların, kıtlığın, bereketsizliklerin çoğalmasından başka?

Barış esenlik, sevgi, iyilik, bereketle sevinç varken; neden kötülük, neden düşmanlık, neden zulüm, neden savaşlar? Bunlar Tanrı’ya da düşmanlıktır. Temiz eller böyle mi olur? Bu virüs hangi sabunla temizlenir. İnsan onuru böyle mi korunur? Devletler, yönetimler böyle mi onurlu olur?

Eşimin davası 14 yıldır devam ediyor. Bu 14 yılda bir cinayet davasını çözemediler! Çözemediler, çünkü maksat çözmek değil. Nasıl kapatırız diye çabalıyorlar ama her yere o kadar bulaşmış ki bir türlü paketleyemiyorlar. Şu kadar yıldır etkili bir soruşturma yürütememek başka nasıl izah edilebilir? Şu kadar senedir tehdit edenlerin, hedef gösterenlerin bir kere bile sorgulanmamış olmaları, başka nasıl açıklanabilir? Yakında davada yine bir karar çıkarıp bitti demeye çalışacaklar. Bittiğinden eminseniz neden avukatlarımızın taleplerini reddediyorsunuz? Neden tehdit edenleri, hedef gösterenleri ve azmettirenleri soruşturmuyorsunuz?

14 yıldır bu ülkede nice ittifaklar kuruldu, bozuldu. Ona göre bizim dava da renk değiştirdi durdu. İnsan düşünmeden edemiyor: acaba bu defa hangi ittifaktaki kimlere dokunuyor?

Basitçe söyleyelim, Hrant’ı FETÖ öldürdü demek, “ben yapmadım elim yaptı” demektir. Hrant’ı Erkenekon öldürmüş demek, “ben yapmadım ayağım yaptı” demektir. Yıllarca dilinle bağıra bağıra, ayağınla yürüyerek buraya geldin. Ve silahı iki elinle tutup tetiği çektin. Çutağımı öldürdün. Sen ayağın, sen elin, sen dilin değilsen nesin? 14 yıldır görevini layığıyla yaptığını kanıtlamaya çalışan onca inkarcının, sanıkların ve tanıkların arkasında bir garip devlet görüntüsü var. Katil olmadığını kanıtlamak için adeta aptal olduğunu kanıtlamaya çalışan bir devlet… Bırakın hangi duvar, hangi bina yıkılırsa yıkılsın. Bu halk bundan iyisini inşa edecektir. İnşa edemeyecekse zaten harabedir.

RAB’bin iğrendiği yedi şey vardır. Maalesef gururdan, yalandan geçilmiyor. İnsan öldürenler, düzenbazlar, kötülükten zevk alanlar çoğaldıkça çoğalıyor. Ve maalesef ayırımcı zihniyet, çekişmeler, düşmanlık ve yalancılık soluyarak beslenip semizleniyor. Ülkemiz için yas tutsak yeridir, çünkü hepsi fazlasıyla var.

“Suçu yalanla örülmüş iplerle, günahı araba urganıyla çekenlerin vay haline! …Kötüye iyi , iyiye kötü diyenlerin, karanlığı, ışık, ışığı karanlık yerine koyanların; acıya tatlı, tatlıya acı diyenlerin vay haline.” Yeşaya 5:18-20

Anmanın başında ve sonunda “Hepimiz Hrant’ız, hepimiz Ermeniyiz”, “Hrant için, adalet için”, “Faşizme inat kardeşimsin Hrant” sloganları atıldı.

Öte yandan Hrant Dink anması özel yayınının aktarıldığı ‘hranticinadaleticin.org‘ adlı internet sitesinde, gün boyunca Dink hakkında yayınlar da yer aldı.

Yaklaşık bir saat süren anma törenini aşağıdaki bağlantıdan izleyebilirsiniz:

kaynak: gazete karınca

Gazedda

Gazedda

Gazeddakıbrıs yurttaş gazeteciliği anlayışı ile yayın yapan, yurttaştan yana taraf olan ve gazetecilikte meslek etiği ilkelerine inanan bir yayın organıdır. Gazeddakıbrıs her koşulda barıştan yanadır.

Güney Kore, Japonya ve Çin’den ‘Barış’ Mesajı
DÜNYA

Güney Kore, Japonya ve Çin’den ‘Barış’ Mesajı

Gazedda
23 Mart 2025

Güney Kore, Japonya ve Çin dışişleri bakanları, Kore Yarımadası'nda ortak çıkar ve sorumluluk kapsamında “barışı gözetecekleri” açıklaması yaptı.

Devamı içinDetails
“Türkiye’nin İhtiyacı İmamoğlu’nu Tutuklamak Değil, Demokrasidir”
DÜNYA

“Türkiye’nin İhtiyacı İmamoğlu’nu Tutuklamak Değil, Demokrasidir”

Gazedda
23 Mart 2025

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan ve beraberindekiler, CHP'li yetkililerle görüştü. Bakırhan ile CHP Genel Başkanı Özgür Özel, ortak açıklama yaptı. 

Devamı içinDetails
İmamoğlu: Demokrasi Meydanlarında Sesinizi Yükseltin
DÜNYA

İmamoğlu: Demokrasi Meydanlarında Sesinizi Yükseltin

Gazedda
23 Mart 2025

Tutuklanan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, "Yürütülen yargı süreci bir adli işlem değildir. Tam bir yargısız infazdır" mesajı yayımladı. 

Devamı içinDetails
Siyaset Bilimci Şebnem Oğuz: Erdoğan Muhalefeti Bölmeye ve Uysal Bir Muhalefet Yaratmaya Çalışıyor
DÜNYA

Siyaset Bilimci Şebnem Oğuz: Erdoğan Muhalefeti Bölmeye ve Uysal Bir Muhalefet Yaratmaya Çalışıyor

Gazedda
23 Mart 2025

Oğuz, "Hem normalleşme, hem de ‘terörsüz Türkiye’ sürecinde Erdoğan’ın hem devlet içindeki çeşitli klikleri hem de muhalefetin farklı kesimlerini birbirine karşı harekete geçirip ortaya çıkan tepkiler üzerinden hegemonya kurmak istediğini...

Devamı içinDetails
ABD’den Türkiye İle İlgili Yorumunu Yeniledi: Yakından Takip Ediyoruz
DÜNYA

ABD’den Türkiye İle İlgili Yorumunu Yeniledi: Yakından Takip Ediyoruz

Gazedda
21 Mart 2025

Daha önce "diğer ülkelerin iç karar alma süreçleriyle ilgili yorum yapmıyoruz" diyen Washington'dan Türkiye'de yaşananlara ve İmamoğlu'na dair bir açıklama daha geldi.

Devamı içinDetails

YAZARLAR

Ortaokullarda Başörtüsü Yasağının Kaldırılmasının Düşündürdükleri
Umut Bozkurt

Ortaokullarda Başörtüsü Yasağının Kaldırılmasının Düşündürdükleri

Umut Bozkurt
23 Mart 2025
Sizin Bu Suskunluğunuz Bizi Sağır Ediyor
Konuk Yazar

Sizin Bu Suskunluğunuz Bizi Sağır Ediyor

Konuk Yazar
22 Mart 2025
Kırılgan Ahlaklar, Kamusal Sorumluluklar
Engin Kara

Kırılgan Ahlaklar, Kamusal Sorumluluklar

Engin Kara
22 Mart 2025
Çalıyor

Baf Okulları Biyodizel İçin 17 Ton Yemeklik Yağ Topladı

Baf Okulları Biyodizel İçin 17 Ton Yemeklik Yağ Topladı

Baf Okulları Biyodizel İçin 17 Ton Yemeklik Yağ Topladı

KIBRIS
Romanya’da Rusya Yanlısı Aday Yeniden Reddedildi, Aşırı Sağcılar Polisle Çatıştı

Romanya’da Rusya Yanlısı Aday Yeniden Reddedildi, Aşırı Sağcılar Polisle Çatıştı

DÜNYA
“Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz”: Edip Akbayram Hayata Veda Etti

“Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz”: Edip Akbayram Hayata Veda Etti

SANAT
Zelenski’yi Kameralar Önünde Aşağıladılar

Zelenski’yi Kameralar Önünde Aşağıladılar

DÜNYA
“Emekli” Tavuklar Kıbrıs Zeytinliklerinde “Çalışıyor”

“Emekli” Tavuklar Kıbrıs Zeytinliklerinde “Çalışıyor”

İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
Cyprus Mail Yurttaşlara Sordu: Kıbrıs’ı Yabancılara Mı Satıyoruz?

Cyprus Mail Yurttaşlara Sordu: Kıbrıs’ı Yabancılara Mı Satıyoruz?

KIBRIS

İzel Seylani: Birlikte hayal etmeyi başardığımızda… | Video

SANAT
İsrail’in yerle bir ettiği Gazze havadan görüntülendi | Video

İsrail’in yerle bir ettiği Gazze havadan görüntülendi | Video

DÜNYA
Yunanistan’da ABD tanklarına barikat: Katiller evinize dönün

Yunanistan’da ABD tanklarına barikat: Katiller evinize dönün

DÜNYA
Scholz’un konuşması kesildi: “Filistinlilerin kanı sizin ellerinizde” | Video

Scholz’un konuşması kesildi: “Filistinlilerin kanı sizin ellerinizde” | Video

DÜNYA

Instagram

Takip et

  • Bekir Paşa Lisesi öğretmenleri Eğitim Bakanlığı
  • Tutuklanan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu paylaşımında TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef alarak “Korkunun ecele faydası yok! Öyle de yenileceksin! Böyle de yenileceksin. Haklılığımıza, cesaretimize, tevazumuza, güler yüzümüze yenileceksin!” dedi.

https://gazeddakibris.com/imamoglu-demokrasi-meydanlarinda-sesinizi-yukseltin/
  • Tel Aviv’de toplanan onbinlerce kişi, Netanyahu
  • Güney Kore, Japonya ve Çin dışişleri bakanları, Kore Yarımadası
  • 21 Mart Dünya Irkçılık Karşıtı Gün nedeniyle Kıbrıs
  • "AKP’nin Kuzey Kıbrıs’a yaptığı müdahaleleri beni de herkes gibi rahatsız ediyor. Ancak o rejimin buraya dayattığı politikaların hıncını başını örten orta okul öğrencilerinden çıkarmamalıyız."

https://gazeddakibris.com/ortaokullarda-basortusu-yasaginin-kaldirilmasinin-dusundurdukleri/?utm_source=instagram-business&utm_medium=jetpack_social
  • Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan ve beraberindekiler, CHP
  • Gençlik Federasyonu açıklamasında 22 Mart Cumartesi akşamı, Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) kampüsünde yaşanan ve kamuoyuna yansıyan olayların demokratik değerler ve ifade özgürlüğü açısından endişe verici olduğu belirtildi.

https://gazeddakibris.com/genclik-federasyonundan-polise-daudeki-garabet-tutumdan-donun/?utm_source=instagram-business&utm_medium=jetpack_social

Gazedda Sosyal Medya

SON EKLENENLER

Barolar Birliği: Yargının Tarafsızlığına Yönelik Bir Darbe

Barolar Birliği: Yargının Tarafsızlığına Yönelik Bir Darbe

2 ay önce
Tabipler: Türkiye’de Yaşanan Olayları Derin Bir Endişeyle İzliyoruz

Tabipler: Türkiye’de Yaşanan Olayları Derin Bir Endişeyle İzliyoruz

2 ay önce
Türkiye’de Gençler Sokakta: “Aile Yılı Değil, Direniş Yılı”

Türkiye’de Gençler Sokakta: “Aile Yılı Değil, Direniş Yılı”

2 ay önce
Kayyum İddialarına Karşı CHP’den Olağanüstü Kurultay Kararı

Kayyum İddialarına Karşı CHP’den Olağanüstü Kurultay Kararı

2 ay önce
Kuir Kıbrıs: Bu Yıl Onur Yürüyüşü Sadece Bir Kutlama Değil, Aynı Zamanda Varoluş Mücadelesidir

Kuir Kıbrıs: Bu Yıl Onur Yürüyüşü Sadece Bir Kutlama Değil, Aynı Zamanda Varoluş Mücadelesidir

2 ay önce

Gazedda Facebook

Gazedda Facebook
Gazedda

© 2025 Gazeddakıbrıs - Copyleft

  • Künye
  • Dayanışma
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

Bulamadık
Tümünü Gör
  • Ana Sayfa
  • HABER
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
    • SANAT
    • KORONAVİRÜS
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
      • DÜNYADAN YAZARLAR
    • RÖPORTAJ

© 2025 Gazeddakıbrıs - Copyleft

Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız. Gizlilik ve Çerezler Politikası sayfamızı ziyaret edin.