Ulaştırma, İletişim ve çalışma Bakanı Yiannis Karousos, ağustos ayında Kıbrıs’a yaklaşık 600 bin turistin gelmesinin beklendiğini belirterek korona virüsünün gelenin özel yoksa yolcu uçağıyla mı geldiği konusunda ayrım yapmadığını söyledi.
Larnaka Havaalanı’nda açıklamada bulunan Karousos, şunları söyledi: “Avrupa’nın en iyi hava yollarından biri olan WİZZ AİR’in Larnaka Havaalanı’nda üs oluşturmasıyla ülkemizin bağlantılarını mümkün olan en iyi yolla yeniden sağlamak için çalışıyoruz. Başlangıçta iki uçak olacak ve devamla uçak sayısı artacak ve şu an mevcut olan hedeflere başka hedefler de eklenecek ve yedi ülkede 11 havaalanına 11 uçakla ulaşılabilecek”.
“Kıbrıs’ın bundan, gerek ekonomik gerekse turizm açısından edineceği yararlar çok büyüktür çünkü oluşacak yeni istihdamlar önemli olmakla kalmıyor aynı zamanda şirket rekabetle müşteri çalmaya çalışmayacak ama tam tersine yeni yolcu hareketi de oluşturacak. Hükümet, Ulaştırma Bakanlığı, Turizm Müsteşarlığı ve turizm sektörünün diğer kurumları koordineli bir şekilde iletişim içinde büyük uçak şirketleriyle temas içinde olmaya devam ediyorlar ve beklentiler oldukça yüksektir”.
“WIZZ AIR hedeflerinde başarılı olacak ve uçak sayısıyla birlikte Larnaka Havaalanına ve genel olarak Kıbrıs’a yolcu hareketini artırmayı başaracaktır”.
“Tüm uçak şirketleri hemen hemen her gün Turizm Müsteşarı ile telekonferanslar gerçekleştiriyorlar. Bu bir koordineli çabadır ve amacımız Kıbrıs’tan çeşitli hedeflere ve özellikle bugüne kadar bağlantımız olmayan hedeflere ek uçuşlar programlayacak daha başka şirketlerin de bulunmasıdır”.
“WIZZ AİR’in Larnaka Havaalanı’na üs kurmasının bir diğer önemli yanı ise daha önceden bağlantımız ya da yeterli olmayan ülke ve hedeflere ulaşabilmesidir ve bu önemli bir gelişmedir. Aslında korona virüsü nedeniyle ortaya çıkan krizle çeşitli fırsatlar da oluştu ve bu da bu dönemde karşılaşabileceğimiz olumlu bir gelişme oldu”.
“Turizme açılan ilk ülkelerden biri olarak programlar yaptık. WIZZ AIR şirketi bize inandı ve başka şirketlerin de Kıbrıs’a güven göstermesini bekliyoruz. Hafta içinde adaya gelmek için ilgi gösteren başka uçuş ve şirketlerle ilgili ek açıklamalarımız olacak”.
“Kademeli olarak önlemler kaldırılıyor ve 9 Haziran’dan itibaren başlıyoruz ve ayın 20’sinden itibaren belli sayıda ülke için korona virüsü belgesi istenilmeyecek. Diğer ülkelerin de kategorilerinin artmasıyla daha çok ülke söz konusu belgeye ihtiyaç duymayacak. Zaman geçtikçe ve özellikle Avrupa ve bizi ilgilendiren hedeflerde durum iyiye gittikçe ve bazı ülkeler A kategorisine yükseldikçe turizm ve Kıbrıs’a gelmek isteyen yolcular için o kadar kolay olacak”.
“Bugüne kadar yapılan hesaplamalar ve veriler temelinde ağustos ayında Kıbrıs’a yaklaşık 600 bin turist bekliyoruz”.
Karousos ilgili bir soruya Dışişleri ve Ulaştırma bakanlıkları ve Turizm Müsteşarlığı tarafından birkaç gün önce gönderilen mektuba atıfta bulunarak, “pek çok ülkede tüm ilgili hava şirketleri ve turizm kuruluşlarının protokoller ve Kıbrıs’a gelen turistlerle nelerin geçerli olacağı konusunda bilgilendirdikleri yanıtını verdi. Pek çok ülke Yunanistan gibi Kıbrıs’ın da bir belge istemeyeceğine karar verirken uçuş yasakları da kademeli olarak kaldırılacak dedi.
Lockdown/Karantina döneminde Rus iş adamlarının Kıbrıs’a özel uçuşlar gerçekleştirdiği konusunu değerlendirmesi istenen Bakan Karousos, “programlanan bazı uçuşlar Dışişleri ve Ulaştırma bakanlıkları tarafından ruhsatlandırılan uçuşlardı ve izinli olması durumunda hiçbir özel veya yolcu uçağının uçuş gerçekleştirmesi yasak değildi. Kıbrıs vatandaşları ya da daimi olarak Kıbrıs’ta ikamet eden kişiler izinleri olması durumunda ya özel ya yolcu ya da ülkeye dönüş yapan uçaklarla Kıbrıs’a döneme hakkına sahipti”.
“Ayrıca tüm güvenlik önlemleri de izleniyordu. Kıbrıs’a kim gelirse gelsin aynı protokoller izleniyordu. Virüs özel jetle yolcu uçağı arasında ayrım yapmıyor”dedi.
Turizm Müsteşarı Savvas Perdios da WIZZ AİR’in faaliyetlerini “yaşadığımız koşullar altında büyük bir başarı” olarak niteledi ve “kimse kaç uçak şirketinin hayatta kalabileceğini ya da tüm dünyaya kaş uçuş gerçekleştirebileceğini bilemez” dedi.
“Kıbrıs’ın bu durumda Avrupa’nın en büyük şirketlerinden biri olan WIZZ AİR’in ilgisini çekmeyi ve Kıbrıs’ta üs kurmasını başarabilmesi bizim için çok önemlidir ve bu şirketlerle uçacak olan ülkelerden beklentilerimizi yükseltiyor”.
“Yurt dışına seyahat eden Kıbrıslılar için çok önemli hedefler olmaya devam eden Atina ve Selanik dışında WIZZ AİR’in diğer hedeflerinin her zaman istediğimiz hedefler olması şans eseri değil. Bunlar, bizim ulusal turizm stratejimiz çerçevesinde Kıbrıs için önemli ülkelerdir”.
“Dünyada yaşananlara rağmen ulusal turizm stratejisi bizim için tek yoldur. Bu, Turizm Müsteşarlığı’nın talepleri arasındaydı ve eğer bu anlaşma olacaksa bu, turizmimize ivme kazandıracak çok belli kriterler içerecek. Bu üssün 12 ay çalışacak olması önemli bir şey. Bu, kış turizm hedefi olarak gelişmemiz yönündeki bizim çabalarımızı destekleyeceğinden dolayı çok mutluyuz”.
Dışişleri, Ulaştırma bakanlıkları ve Müsteşarlık tarafından turizm çekmek hedefiyle çeşitli ülkelerde uçak şirketleri ve seyahat acentelerine gönderilen mektuplara cevap alıp almadıkları sorusuna Savvas Perdios “mektup geçen gün gönderildi ve bu günlerde ve gelecek hafta içinde pek çok telekonferans gerçekleştirilecek. Kıbrıs’ın adının yurt dışında duyulmaya başlandığından dolayı çok umutluyuz. Uluslararası medya ada için çok konuşuyor… Şimdiye kadar neler başardıklarımızı, zor durumları nasıl yönettiğimizi ve saire…”
“Kıbrıs’ın adada bulunurken hastalanan kişilere tedavi vermesi, ailelerine ve temaslarına kalacak bir yer ayarlaması gibi şeyleri diğer ülkeler yapmadı ve biz bunu yapabilecek en az ülkelerdendik çünkü sayılarımız buna elverişliydi. Yunanistan, İspanya sahip oldukları turist sayısıyla bunu yapamazlardı. Bu durum yurt dışındaki ortaklarımız tarafından saygıyla karşılandı ve bu yaz bu bizim en güçlü silahımız olacak”.
