Dalgalar…
Dalgalar kıyıya tutunmaya çalışıyordu…
Kıyıya doğru koşup, tırnaklarını kumlara geçirtiyordu…
Tutunamıyor, denizin içlerine doğru geri gidiyordu…
Yaralı kıyıları gören kaç kişi vardı bu kumsalda?
Tutunamayan dalgaları kurtaracak biri kalmış mıydı?
Kadın, uzaklara doğru yüzüyordu…
Tutunamayan dalgalara karışıp, gitmek istiyordu sanki buralardan…
Tutunamayan sadece dalgalar mıydı bu adada?
* * *
AKP hükümeti, elçi üzerinden KKTC meclisine mesaj veriyor…
Terör yasasını yapmalarını istiyor…
Ülkemizdeki FETÖ örgütüne mensup olanları istiyorlar…
Ülkemize FETÖ örgütünü sokan onlar değiller mi?
FETÖ’nün buradaki bağlantılarını kuran onlar değiller mi?
Kimin FETÖ’cü olup kimin olmadığını bilen onlar değiller mi?
AKP’yi iktidara taşıyan Fethullah Gülen değil mi?
AKP’ye maddi destek sağlayan kimdi?
1980 darbesinden sonra TC ordusunun askeri okullarına FETÖ’ye mensup çocukların sokulduğunu bilmiyorlar mıydı?
FETÖ’nün KKTC’de yurtlarının inşa edilmesine kim izin verdi?
KKTC devletinin bundan haberi yok muydu?
Elçiliğin izniyle açılmadı mı bu yurtlar?
* * *
AKP’nin terör listesinde sadece FETÖ’mü var?
Sol görüşlü akademisyenler yok mu?
Gazeteciler, yazarlar, sol ideolojiyi benimsemiş aktivistler yok mu?
Burada kimler var o listenin içinde?
Devletin listeleri bitmez…
İktidar kendi çıkarına göre listeler düzer tarihin her döneminde…
Kendine muhalif olanları ortadan kaldırmak için terörist ilan eder her şeyden önce…
Yazan da teröristtir…
Okuyan da…
Konuşan da…
Devlete karşı olmanız yeterlidir terörist olmanız için…
Bu ülkede kaç tane liste vardır merak ediyorum…
KKTC’nin bir listesi vardır…
Kendine muhalif olanların dosyaları vardır ellerinde…
Bir liste de elçiliğin elinde vardır…
Elçiliğe ait dosyalar da vardır…
Kendine muhalif olanları kalemle işaretlerler teker teker…
Eğer bu yasa geçerse KKTC meclisinden, FETÖcülerle birlikte burada AKP’ye muhalif Kıbrıslıtürkler’de gönderilemez mi Ankara’ya?
Niye gönderilmesin?
Ada fokur fokur kaynıyor zaten…
Bir tarafta AKP’nin tasını tutanlar…
Gaz için Kıbrıslıtürklerin çıkarlarını TC’nin koruyacağını düşünenler…
Bir tarafta savaş karşıtı…
Bütün taraflara bu gazdan vazgeçin çağrısı yapan muhalifler…
Ne gaz ne petrol bizim çıkarımıza değildir…
Kim hayrını gördü ki bu iki illetin…
İşte tam da bu yüzden…
İstemez mi AKP iadesini kendine muhalif olanların…
* * *
Peki AB ne yapacak böyle bir durumda…
Kendi vatandaşlarının TC tarafından yargılanmasına ses çıkartmayacak mı?
Kıbrıs Cumhuriyeti demeyecek mi benim vatandaşlarımı Ankara’da nasıl yargılarsınız siz?
Daha önce böyle bir şey olmadı adanın kuzeyinde…
Bu ülkenin muhalifleri bu ülkenin mahkemelerinde yargılandı…
Eyleme gittiler yargılandılar…
Gazeteye yazı yazdılar yargılandılar…
Vicdani retçi oldular yine yargılandılar…
Ne AB çıkardı sesini ne de Kıbrıs Cumhuriyeti…
Açık açık adanın kuzeyinde insan hakları ihlal ediliyor…
Ara bölge uluslar arası temsilcilerle dolu…
Ara bölgeye Avrupa’dan gelmeyen gazeteci yoktur her halde…
Kıbrıs Cumhuriyeti okumuyor mu bu tarafta çıkan gazeteleri…
Okuyorlar tabii…
Hiçbir şey yapmıyorlar…
Hiçbir şey de yapmayacaklar…
* * *
Adanın kuzeyindeki muhalifleri kurtaracak tek bir yol vardır…
Birleşerek direnmek…
Bir an önce birleşmemizden başka çaremiz yoktur…
Buradaki rejime karşı tek bir ses olmaktan başka yapacak bir şeyimiz yoktur…
Aksi takdir de sıra teker teker her birimize gelecek…
Bu ülke derneklerinden, sendikalarına, partilerine kadar iyi insanlarla doludur…
Sokaklar iyi insanlardan geçilmez…
İyi insan ama kaçak işçi çalıştırır…
İyi insan ama çalışanının sosyal haklarını yatırmaz…
İyi insan ama öğrencisini döver…
İyi insan ama işgalcisiyle işbirliği içinde…
İyi insan ama özelleştirmeyi savunur…
İyi insan ama, ama…
Amalar da bitmez…
Burası iyi insanlar krallığı değil midir?
Bize iyi insanlar değil…
Sözünü tutan…
Özgürlük tutkusu olan…
Başka bir dünyayı arzulayan…
Yoldaşlar gerekli…
Gerekli ki…
İyi insanlar krallığı bitsin tükensin bir an önce…
* * *
Dalgalar kıyıya tutunacak…
Tutunmadı mı daha önce?
Sular altında kalmadı mı toprak?
Ağaçlar, çiçekler…
Bilmez misiniz çürümüşlükten baştan doğar bütün toplumlar…
İşte o zaman şimdidir…
Yeni bir dönemi çağırıyor bizi zaman…
Dalgalar geliyor…
Bu yazı ilk olarak 18.7.2019 tarihli Afrika gazetesinde yayınlandı.