Editör notu: Bu yazı ilk olarak www.tabella.org sitesinde yayınlanmıştır. Bu yazıyı Tabella’nın hem yayın kurulu hem de yazının yazarının izniyle yayınlıyoruz.
Pasta yapamayan pastacı olur mu?
Tesisat yapamayan tesisatçı olur mu?
Reklam üretemeyen reklamcı olur mu?
Peki, siyaset üretemeyen siyasetçi olur mu?
***
Bizim memlekette gerçekten siyaset üreten kaç kişi var? Meclisimizde politikalar üretip, değerlendirip, yasa yapması için maaş verdiğimiz milletvekillerinin kaç tanesi yeni politikalar üretmekte?
Kafamda bunun gibi çok soru var. Siyasileri çok eleştiriyorum, kimi zaman bu eleştirinin dozunu da arttırıyorum. Bunun sebebi ülkemizdeki bu “ricayla yaşama düzeni”nin en büyük paydaşları olmaları ve bu bozuk çarktan nemalanan en büyük gruplardan biri olmaları sanırım.
Tabii ki ülkemizde siyaset üreten kişilerimiz var ama meclisimizde sayılarının bir hükûmet kurmaya yetecek sayıda olduğunu düşünmüyorum.
***
Ülkede çok sayıda idarecimiz var. Bakanlıkların, dairelerin, okulların, kurumların başında idareciler var.
Bunlar inisiyatif almaktan, fikir üretmekten âciz olan vizyonsuz kimselerdir.
Gelip gittikleri makamlarda bir çivi dahi çakmadan giden tek amaçları “idare etmek” olan insanlar.
***
Yıllarca “idareciler”, siyasi makamları işgal ettiler.
Hâlâ daha da bu ülkenin bir kısmında böyle devam etmekte.
İşi idare etmek olunca insanın, liyakat çok da aranan bir özellik olmuyor. “Ne okudun?”, “Ne kadar bilgilisin?”, “Ne kadar tecrübelisin?” gibi sorular önemsizleşiyor mesele idare etmek olunca.
Çok da zor olmasa gerek “idare etmek”.
Siyaset üretmekten, fikir bulmaktan daha zor olması muhtemel midir?
Zor olsa zaten çoğunuz yapamazdınız…
***
Memleketin daha az idareciye ve daha çok siyasetçiye ihtiyacı var.
Memleketin oy kaygısı olmadan ileriye dönük reformları üretecek ve gerçekleştirecek siyasetçilere ihtiyacı var.
Varsın bir daha seçilmeyin. Yeter ki siz ömrünüz boyu halkınız için en doğrusunu yapmış olduğunuzu bilin.
