Dünyanın farklı ülkelerinden 801 akademisyen, İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki Filistinlilere karşı “soykırım yapma olasılığı” konusunda uyarıda bulunan bir bildiri yayınladı.
Bildirinin imzacıları arasında önde gelen Holokost ve soykırım çalışmaları akademisyenlerinin yanı sıra çok sayıda uluslararası hukuk ve Uluslararası Hukuka Üçüncü Dünya Yaklaşımları (TWAIL) akademisyeni de yer alıyor.
“Alarm vermek zorundayız”
“İsrail tarafından Gazze Şeridi’ndeki Filistinlilere karşı soykırım suçu işlenmesi ihtimali konusunda alarm vermek zorundayız” sözleriyle başlayan bildiride, “Bu suçun ağırlığının farkında olarak bunu hafife almıyoruz, ancak mevcut durumun vahameti bunu gerektiriyor” uyarısı yapıldı.
“Saldırı potansiyel soykırım niyetiyle yürütülüyor”
Gazze’de daha önce de “soykırımın başlangıcı” ya da “ağır çekim soykırım” tartışmalarının yapıldığı anımsatılarak, “İsrailli yetkililerin 7 Ekim’den bu yana yaptıkları açıklamalar, Gazze’deki Filistinlilere karşı işlenen cinayetlerin ve temel yaşam koşullarının kısıtlanmasının ötesinde, Gazze Şeridi’ne yönelik devam eden ve yakında gerçekleşecek İsrail saldırılarının potansiyel olarak soykırım niyetiyle yürütüldüğüne dair işaretler olduğunu göstermektedir” denildi.
“İsrail kamu söylemi, soykırım retoriğini üretiyor”
İsrailli siyasi ve askeri yetkililer tarafından kullanılan dilin, soykırım ve soykırıma teşvik ile ilişkili retorik ve mecazları yeniden ürettiğine vurgu yapılan bildiride şu ifadelere yer verildi:
“İsrail 2007’den beri Gazze Şeridi’ni bir bütün olarak ‘düşman varlık’ olarak tanımlamaktadır. İsrail, tüm Filistin halkını sorumlu tutmuş ve bu doğrultuda toplu cezalandırma ve sınırsız güç kullanımı yapmaktadır. Soykırıma teşvikin kanıtları İsrail kamu söyleminde de mevcuttur.”
BM ve UCM’ye soruşturma çağrısı
“Gazze Şeridi’nde ciddi bir soykırım riskinin varlığını vurguluyoruz, Filistin halkını korumalıyız” uyarısında bulunulan bildiride, uluslararası kamuoyu ve devletler, soykırım eylemlerini önlemek üzere somut ve anlamlı adımlar atmaya çağrıldı:
“Tüm devletler derhal harekete geçmeli ve başta BMGK olmak üzere Birleşmiş Milletler’in yetkili organlarını, soykırım eylemlerinin önlenmesi ve bastırılması için BM Şartı uyarınca acilen harekete geçmeye çağırmalıdır. Soykırımı Önleme ve Koruma Sorumluluğu Ofisi ile Uluslararası Ceza Mahkemesi Savcılığı da dahil olmak üzere ilgili tüm BM organlarını derhal müdahale etmeye, gerekli soruşturmaları yürütmeye ve Filistin halkını soykırımdan korumak için gerekli uyarı prosedürlerini uygulamaya çağırıyoruz.”