Çernobil Felaketi’nin bugün 37’nci yıldönümü 100 bine yakın kişinin ölümüne yol açan felaketin etkileri hâlâ sürüyor. Felaketin yıldönümünden bir gün sonra yani yarın Akkuyu Nükleer Güç Santralı’na nükleer yakıt getiriliyor. Uzmanlar nükleer gibi önemli bir konunun iktidarın seçim şovuna dönüştüğüne dikkat çekti.
Çernobil faciasının üzerinden 37 yıl geçti. Binlerce kilometrelik alana yayılan radyoaktif maddeler çevre ülkeleri de etkiledi. Türkiye’de binlerce kişi kanser nedeniyle hayatını kaybetti.
Birgün’den Gökay Başcan’ın haberine göre, Almanya geçtiğimiz günlerde son nükleer reaktörlerini kapatırken AKP iktidarının nükleer ısrarı sürüyor. Ders çıkarılması gereken Çernobil Felaketi’nin yıl dönümünden bir gün sonra, Akkuyu’ya nükleer yakıt getirileceğinin açıklaması tartışmaları yeniden gündeme taşıdı.
Dünyanın nükleer enerjinin yarattığı tehlikelerle birçok kez karşı karşıya kaldığını hatırlatan Metalurji Yüksek Mühendisi Cemalettin Küçük, “Çernobil felaketinden sonra Karadeniz’de kanser vakası olmayan ev yok. Nükleer enerji tartışılamaz bir konu. Mesele yakıtın getirilmesi, güvenliği değil santralda öngörülemez her olay kazadır. Şalteri indirdiğiniz anda kaza başlamış demektir ve sonuçları çok ağır olur” ifadelerini kullandı.
Küçük nükleer meselenin iktidarın şovuna dönüştüğüne dikkat çekti. AKP iktidarının bu tavrının sonuçlarını Marmaray gibi projelerde de gördüklerini hatırlatan Küçük, “Marmaray, denizin altında kaç kere kaldı. İktidar için mühim olan şov. Çünkü korku, şiddet ile halkın tepkisini bastırmaya çalışan iktidarlar bunu görünmez kılmak için böyle ‘prestijli’ projeler peşinde koşarlar. Mesele sadece nükleer yakıtların getirilirken alınacak güvenlik önlemleri değil. O santral faaliyete geçtiği anda bizi bekleyen büyük tehlikeler var” dedi.
Nükleer santralın enerji ihtiyacını karşılamak için mülkiyet aktarımı yapıldığını belirten Küçük, “Sayın Kılıçdaroğlu’nun da çeteler tarafından alındığı ve kaçırıldığı iddia edilen paraların kaynağı bu projeler. Çanakkale Köprüsü, İstanbul Havalimanı da bunlara örnektir” ifadelerini kullandı. Küçük son olarak şunları ifade etti: “Nükleer santral asla ve asla devreye alınmamalı. Sadece kaza kısmı değil işletmeyle ilgili yaratmış olduğu birçok sorunu görmemiz lazım”
Şeffaf olmayan süreç
NKP Sekterartyası’ndan Erdal Apaçık da iktidarın ve santralı inşa eden Rosatom şirketinin açıklamalarının çelişkili olduğuna dikkat çekti. Seçim öncesi sansasyonel bir hava yaratmak için yakıt meselenin ortaya atıldığını belirten Apaçık şu ifadeleri kullandı: ‘‘Nükleer enerji şeffaf bir süreç değil. Yakıtın üretiminden, taşınmasından ve teslim alınmasından sorumlu şirketlerin Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’ndan sertika almaları gerekiyor. Bunları dahi bilmiyoruz. Yakıtın getirileceğinden bile emin değiliz, her iki durumda da yaşananlar skandal.’’
Akkuyu’yu durduralım
Çernobil Felaketi’nin yıldönümünde Mersin’de yapılacak eyleme SOL Parti Başkanlar Kurulu Üyesi ve Mersin Milletvekili Adayı İlknur Başer çağrı yaptı. Başer şunları söyledi: “Depremde enkaz altında bırakarak; selde, yangında önlem almayarak ölüme sürükledikleri insanlarımızın hesabını vermeyen iktidar Akkuyu nükleer santralındaki ısrarı ile halka felaket üretiyor. ‘Yerli ve milliyiz’ diye övünenler Akkuyu Nükleer Santralı’nın yakıtını Rusya’dan getirip, üretilecek elektriğe alım garantisi vererek bu ülkeyi emperyalist şirketlere talan ettiriyor. Çocuklarımızın geleceği için yaşam için Çernobilin 37’nci yılında (bugün) saat 17.00’de Kushimato sokakta, 17.30’da Özgecan Aslan Barış Meydanı’nda buluşmaya çağırıyoruz.”
Yakıt çubuklarının akıbeti belirsiz
Uzmanların uyarılarına rağmen inşaatı süren Akkuyu Nükleer Güç Santralı’nda kullanılmış yakıt çubuklarının akıbeti belirsizliğini sürdürüyor. Mersin Tabip Odası’na CİMER’e yaptığı başvuruya gelen cevapta, yakıt çubuklarının yeniden işlenmesine dair Rusya ile henüz bir anlaşmanın yapılmadığı belirtildi. Yine aynı cevapta bertarafı mümkün olmayan radyoaktif atıkların Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu (TENMAK) tarafından bertaraf edileceği öne sürüldü.
